Artık net olarak görülmektedir ki, teknolojinin iletişim ve ulaşımda sağladığı imkânlarla dünya bir köy halini almıştır. Bu küresel köyde efendiler ve köleler var. Birkaç asırdır, bu köle düzeni, İslam âleminin küresel kâfirler tarafından işgal, sömürü ve talanlarıyla sürüyordu. Bir asırdır daha çok içimizden devşirdikleri hainleri daha çok kullanmaktadırlar. Son yıllarda köleler, uyanmaya ve kölelikten kurtuluş için kıpırdanmaya başlamıştır. Efendiler, şimdiye kadar denedikleri zorba yöntemlerle saltanatlarını devam ettirmelerinin zor olduğunu farkındadırlar. Dolayısıyla çak farklı yöntemler demek sorundadırlar.

Şu an ölüm tarlalarına dönüştürdükleri İslam âleminde bizi bir birimize kırdırmaları bunun bir yönüdür. Bizi binlerce fırka, hizip, kılik vs. olarak bölüp parçalamaları bir başka yönüdür. Kendileri sosyal, siyasal, ekonomik, askeri, hatta coğrafik olarak birleşmenin yolunu ararken, bizi de tam tersine her açıdan bölüp parçalamaya çalışmaktadırlar.

Bu dağınıklığı biraz olsun gidermek, zamanla aşama aşama ayağa kalkmak için nebevi metotla yolumuza devam ederken, ayağımıza takılan siyasi, bürokratik vs. engelleri aşmada seçime katılıp parti tercihi yapmak küçük bir vesiledir. Ancak onu da çok ustaca ve bizim dini damarlarımızdan girerek engellemeye çalışmaktadırlar. Oy kullanmak şirktir, küfürdür diyen kardeşlerimin samimiyetinden şüphe etmiyorum. Ancak bu heyecanlı gençlere bunu söyleten bir üst aklın olduğu kanaatindeyim. Onlar bunun farkında olsa zaten o akıl üst akıl olmazdı.

Bazıları da yıllardır güttükleri inadın farkına varmış ama itiraf etmek zor geliyor. Şu misal gibi: Adam, yaşın kaç? Sorusuna 35 diye cevap vermiş. 10 yıl sonra tekrar sormuşlar yine 35 demiş.
Yahu on yıl önce de 35 idi diyenlere pişkince demiş ki: 35 demişsek 35 tir. Lafınızı mı yiyelim... 
Oy kullanmamak, şirktir, haramdır diyenlerden bir kısmının durumu da böyle bir şey!!!

Şimdi kendi kendimiz kandırmayalım. Oy vermemekle tağuti sistemi reddetmiş olmayız. Tam aksine dolaylı olarak, güçlendirmiş oluruz. Bu tağuti sistemin direksiyonunda din düşmanı olanların olması, gerekçe olarak saydığınız tüm kötülük, içki, kumar vs. günahların katlanması demektir.

Müslümanlar oy vermeyince, tağuti sistem yıkılır mı, yoksa eski ihtişamlı günlerine mi kavuşur. İslam’ın irtica Müslümanın öcü, mukaddesatın ayaklar altına alındığı günler... Müslüman, tağuti sistemi ihya değil, imha etmek, yerine İslam adaletini ikame etmek için oy kullanır. Ama Müslümanlar seçime katılmayıp seçim sonrası koalisyon çıkarsa, Paralel vesilesiyle Haçlı ve Siyonizm ittifakı, koalisyonun doğal ve büyük ortağı olur. Bunda oy kullanmayanların vebali olmaz mı?

Şu an eski koalisyon döneminin partileri, dünkü cürümlerini yok sayıp adeta maskeye seçime girmektedirler. Özellikle CHP’nin, İslam dinini yok edip, yerine milliyeti ikame etmek için sayısız zulme imza attığını, kelleler alıp kanlar akıttığını, Kur’an-ı Kerim ve Arapça ezanı yasakladığını pek çabuk unutmuşa benziyoruz.

Gençler yaşlılara sorsunlar. CHP iktidarında tüp, şeker, gazyağı kuyruğunda beklememiş olan var mı? Ben 8 yaşımda 3 litre gazyağı için defalarca gün boyu, kışın ayazında kuyrukta bekledim. Tüp kuyruğu, şeker kuyruğu vs. CHP ve diğer partilerin şu an bol keseden atmasına aldanana yazıklar...

İttihat ve Terakki’nin devamı niteliğinde ve pek çoğu Türk kavminden dahi olmayan kimselerden oluşan Cumhuriyet Halk Fırkası, müderrisleri, hocaları, âlimleri ve bilcümle münevveri, ayak ve boyunlarından zincirlere vurarak, binlerce kilo metre uzak şehirlerde kurduğu İstiklal Mahkemeleri’ne götürüp asmıştı. İstiklal mahkemelerinde asılanların sayısı istiklal savaşı şehitlerinden fazladır.   

CHP zihniyeti tarihte sadece satanizm gibi sapkın yapılanmalarda görülebilen tarzda bir amentü bile geliştirmiştir. Celal Nuri Bey’in yazdığı amentüleri şöyledir: “İnandım, iman getirdim, Halk Fırkasına, Halk fırkasının meb’uslarına, meb’usların yapacağı kanunlara, nâşir-i efkâr olacak gazetelere, inanıp inanmayanlar için er geç bir yevm-i sual geleceğine, inandım.” Safi Dümer ise şöyle yazar, CHP’nin amentüsünü: “Kahramanlığın örneği olan ve vatanın istiklalini yoktan var eden Mustafa Kemal’e, onun cengâver ordusuna, yüce kanunlarına, mücahit ANALARINA ve Türkiye için ahiret günü olmadığına iman ederim.”

Camileri satan/yıkan, meyhane ve fuhuş haneye çeviren CHP, 30 senede insanların kafasından Allah (cc) ve Peygamber’i silmeyi hedeflemiş. Dilerseniz hiç uzağa gitmeden 28 Şubatta olanları hatırlayınız. Kapanan binlerce; Kur'an kursları, imam hatipler, medreseler, vakıflar, dernekler, cemaat ve cemiyetler… Başörtüsünün yasaklanması… Camilerde Kur'an'ı Kerim öğreniminin yasaklanması vs… en iyisi siz Kadir Mısıroğlu beyin, “CHP nin Günah Galerisi” kitabını okuyunuz. Selam… Dua…