Gazze katliamı, melu’n kavim Yahudi’nin çirkin emellerini deşifre etti.

Yıllardır kendisini hep sürülen, hor görülen mazlum bir millet gibi lanse etmeye çalışan bu lanetli kavim aslında tüm dünyanı başının belasıdır. Evet defalarca dünyadan sürülmüş. Ama neden sürülmüş? Çünkü gittiği her yerde hep fitne fesat çıkarmış. Nesli ve ekini bozmuş. Karda, denizde ve hatta havada bozgunculuk yapmış. Dünya insanlığı için hep şer ve kötülük planları yapmış ve uygulamış. Kendisinden başka kavimleri imha etmek için savaşlar çıkarmış ve iki tarafa da silah satmış. Hastalık üretip ilaç satmış. Harladığı savaşlarla ülkeler harab etmiş inşaat ekip ve ekipmanları satmış. Bir taşla üç, beş değil; adeta kuş sürüleri vurmuş.

Tarih boyunca dünyadaki birçok, terör, tedhiş, sabotaj, kundaklama vs. kalleş ve karanlık eylemlerin arkasında, genelde, Siyonist Yahudi vardır. Kendisi tek başına yapamayacağı zaman haçlı, mason, lions, rotary vb. karanlık loca ve mahfilleri mayın eşeği olarak kullanmıştır. Kimi “dinci” kimi “dinsiz” birçok örgütleri, vekâlet orduları olarak kullanmışlardır. İslam ümmetinin 57 parçaya bölünmesinde, sonra da bu parçaların daha da ufalanması için yapılan planlarda bunlar vardır. 40-50 yıldır canımızı yakan terörün altında bu melun kavim vardır. Şu anda İslam âleminde ve diğer mazlum coğrafyalarda devam eden işgal, sömürü, katliam ve talanın altında yine bu melun kavim ve yandaşları vardır. Oluşturulan dinli-dinsiz onlarca terör örgütü bunların planı ve onların vekâlet ordularıdır. Bunca melaneti bizzat yapan maşaların, rengi, dili önemli değildir. Önemli olan kukla değil, kuklacıdır. Yani bu lanetli kavmin insanlığa operasyon çekmesi, Aksa Tufanıyla başlamadı. Tarih boyu hep vardı ve devam etmektedir.

Biz kendimizi biliyoruz bileli, özellikle İslam diyarında hep işgal, katliam, sömürü ve talan var. Üçüncü sınıf sayılan tüm mazlum coğrafyaların da hemen hepsi böyle. Aklıselim her insan da biliyor ki, dünyanın neresinde savaş, kan, terör, tedhiş, gözyaşı ve figan varsa, mutlaka orada Siyonist Yahudi ve onları yandaşları olan haçlıların parmağı vardır. Ama bu böyle gitmeyecektir. İşte bunun en açık değli, Resûlullah'ın (sav) şu hadisi şerifidir.

"Müslümanlarla Yahudiler harb etmedikçe kıyâmet kopmayacaktır. O harpte Müslümanlar (gâlip gelerek) Yahudileri öldürecekler. Öyle ki, Yahudi, taşın ve ağacın arkasına saklanacak da taş veya ağaç; 'Ey Müslüman, Ey Allah'ın kulu, şu arkamdaki Yahudi’dir, hemen gel de öldür onu!' diye haber verecektir. Sadece Garkad ağacı müstesna, çünkü o, Yahudilerin ağaçlarındandır.” (Müslim, Fiten, 82)

Ayetlerde olduğu gibi, hadislerde de “müteşabih” olanları vardır. Yani bazı derin hakikatleri, farklı manalarda anlaşılmaya müsait, teşbih ve benzetmelerle ifade etme söz konusudur. İşte bu müteşabih hadislerden birisi de yukarıda bahsedilen hadistir. Dolayısıyla bu hadisin de değişik şekillerde anlaşılması mümkündür. Nitekim İslam uleması, bu hadisi değişik şekillerde yorumlamışlardır. İşte bazı yorumlar:

Tüm dünyada Yahudilere karşı ciddi bir anti pati oluşacağından herkes her türlü yayın ve basın aletleriyle Yahudileri ele verip haber verecek ve ortadan kaldırmaya çalışacaktır. Bu durumun ifrat derecede oluşunu Resulullah (sav) "taşlar ve ağaçlar bile haber verecek" diye ifade buyurmuşlardır.

Sadık ve mesduk olan Resulullah (sav) böyle haber vermişse, bu eninde sonunda, gerçekleşecektir. Şimdilerde, nihâî sonlarına kavuşacakları Arz-ı Mev'ûd'da toplanmaya devam ededursunlar. İnsanlık vicdanında onları mahkûm edecek kapkara yüzlerini ifşa eden zulümlerine devam ededursunlar. Taş ve ağacın konuşmasıyla teşbih edilen insanlık vicdanının, onların aleyhlerine dönmesi tamamlanıncaya kadar… Sonunda mazlumun âhı hedefine varacak, mazlum vicdanlarda çoktan verilmiş olan hükmün infazı gerçekleşecektir.

Kaynağını hatırlamadığım, şöyle bir kıssa okumuştum. Bir Yahudi hahamı, bir İslam âlimine yukardaki hadisi hatırlatır ve şöyle der: “İşte biz geldik Filistin’de devletimizi kurduk. Dünyanın en gelişmiş ordu ve silahları bizde. Biz dünyanın en zengin milletiyiz ve her gün daha güçleniyoruz. Hal böyleyken siz Müslümanlar bizi nasıl öldüreceksiniz? Müslüman âlim cevap verir: “Siz Filistin’i işgal edip korsan devletinizi kuruncaya kadar, bu hadisi yeterince anlamamıştım. Çünkü dünyanın her yanında dağınık olan Yahudilerin öldürülmesi zordu. Ama siz buraya kendi ayaklarınızla gelip toplanmaya başlayınca, hadisin manası zihnimde tam oturdu.”

Evet, bu nebevi mucize er veya geç gerçekleşecek, Siyonistler ve onların işbirlikçisi tüm zalimler, elbette hesap vereceklerdir. Ancak bunun zamanı Allah'ın (cc) takdirindedir. Bizim Mevla’dan niyazımız, zalimlerin hesap vereceği günü olabildiğince çabuk kılmasıdır. Biz görmesek de ümmetin bizden sonraki nesilleri bunu göreceklerdir. Dava önderleri olan İmam el-Benna, Seyyid Kutub, şeyh Ahmet Yasin ve daha nice dostlarıyla buluşmak üzere birkaç gün önce şehadet şerbeti içen İsmail Heniyye başta olmak üzere; tüm Gazze, Filistin ve tüm islam şühedasına mevlam Rahmet eylesin, onların Cennetteki makamlarını âli eylesin. Bizleri de onlarla haşrocağımız amellere muvaffak kılıp Şehadeti hak eden ve şehid olarka huzura varanlardan eylesin… Âmiîn… Subheneke... Bihamdike... Esteğfiruke...