Bilindiği üzere, her yıl batı kiliselerinde cinsel istismar haberleri basına yansır. Sadece cinsel istismar da değil. Kimi zaman katliam haberleri de duyarız. Örneğin geçen yıl yayınlanan Kanada’daki şu haber: “Kamloops'taki eski bir yatılı okulun sahasında gömülü 215 öğrencinin kalıntıları olduğuna inanılan mezarların bulunmasının ardından Papa Francis'i tekrar özür dilemeye çağırdıklarını hatırlatan Cameron, Katolik Kilisesinden de yatılı okulların kayıtlarını yayımlamasını istediklerine işaret etti.” Aynı haber kaynakları; bu açıklananın, buz dağının görünen kısmı olduğunu ve en az 13 okul bahçesinde daha, benzeri vahşet izlerin olduğunu haber veriyor.
İlahi programa isyan edip rahiplere evliliği yasaklayan Hristiyan dünyada bu ahlaksızlıklar hiç eksik olmamış ve olmayacaktır. Çünkü Allah (cc) her canlı gibi insanı da çift yaratmıştır. sünnetullah gereği, eril ve dişil varlıklar, cinsel ilişkiye muhtaçtır. Diğer canlılar bunu; sünnetullah üzere ve içgüdüleri gereği çiftleşerek yapmaktadır. Ancak eşrefi mahlukat olan insan için, Allah (cc) çok daha özel kurallar koymuştur. Çünkü insana “akıl” verilmiş ve bu aklın gereği olarak mükellefiyet/sorumluluk yüklenmiştir. İşte bu sorumluluk gereği, cinsellik konusunda da helal ve haram sınırları koymuştur.
İnsan, cinsel ihtiyacını ancak ve ancak, şer-î bir nikahla evlenerek giderebilir. Aksi halde gayrı meşruluklara, zina, flört ve her tür ahlaksızlık ve haramlara kapı aralanmış olur. İşte, ilahi ölçüyü tersyüz eden batı, cinsellik konusunda “esfeli safilin” yani aşağıların en aşağısına inmiş durumdadır. Kiliselerde bunlar yaşanıyorsa, varın gerisini siz düşünün. Aslında batıda artık ayıptan, ardan, hayadan, namustan ve helal haramdan bahsetmek, adeta suç olmuştur. Çünkü batı, özgürlüğü “ibahiye” yani sınırsız ahlaksızlık olarak anlayıp uygulama durumuna gelmiştir.
Sünnetullaha savaş açan batının durumu sadece ahlaki açıdan değil, her açıdan içler acısıdır. İşte Fransız basınında yayınlanan "skandal" rapor için "Katolik Kilisesinin inancını sorgulattığı" değerlendirmesi yapılıyor. Ülkeyi şoka sürükleyen kiliselerdeki istismar vakaları, Fransız basınında geniş yankı buldu.
Fransa'nın yüksek tirajlı gazetelerinden Le Monde, rapordaki veriyi "skandal" olarak yorumlarken bunun "sadece Katolik Kilisesinin işleyişinin değil aynı zamanda inancının sorgulanmasına neden olduğu" ifadesine yer verdi.
Bu rapora göre, çocuklara cinsel şiddette bulunan rahip sayısının 2 bin 900 ile 3 bin 200 arasında olduğu belirtilmektedir. Raporda kiliselere bağlı özel okullar ve kurumlardaki istismarlar da hesaba katıldığında sayının 330 bine çıktığı ifade edilmişti.
Konuya dair bazı tespitler:
- Sadece Fransa değil, batı kültürünü özümsemiş tüm ülke ve kıtalar da aynı durumdadır. Eğer bağımsız kurullara yetki verilip incelenecek olsa, tüm batının nasıl bir bataklığa dönüştüğü görülecektir.
- Batıda cinsel istismar, sadece çocuklara karşı ve istem dışı olduğu zaman suç teşkil etmektedir. Özellikle 13 yaşını aşmış olan çocuklar, her türlü cinselliğe teşvik edilmektedir. İşte son aylarda batıda dolaşan iki pankartın özet içeriği:
Almanya’da çocuk eğitimde izlenecek Standard yol.
- 0-4 yaş: çocukça mastürbasyonu
- 4-6 yaş: mastürbasyon, eşcinsellik
- 6-9 yaş: cinsel ilişki, korunma, zevk
- 9-12 yaş: erkek ve kadın dışında bütün cinsleri tanımlama (LGBTQ)
- 12-15 yaş: seks hakkında herşey…
- Ve not olarak şu yazıyor:Artık LGBTQ- Davasında çocuklarla sevişmeyi açıkça dile getirebilmenin mutluluğunu yaşıyorum.
- Bu ortaya çıkan skandallar, işin sadece çok küçük ve görünen kısmıdır. Zaten batı, LGBTİ vb. programlarla; gırtlağına kadar ahlaksızlık bataklığına düşmüştür.
- Bu skandal ilk değil, son da olmayacaktır. Zira ilahi programa savaş açanlar, iflah olmazlar.
- Neden kiliseyle ilgili olan skandallar gündeme getirilirken, “Pizza Gate” gibi, baronlar ve siyasetçileri ilgilendiren skandallar ört bas ediliyor?
- Batı, bu vb. skandalları gündeme getirmekte ne kadar samimidir? Gaye bir temizlik operasyonu başlatmak mıdır? Yoksa tam aksine LGBTİ vb. ahlaksızlıkları meşrulaştırmak için bir algı operasyonu mu? Korkarım ki ikinci ihtimal daha yüksektir. Yani insanlara şunu demek istiyorlar: “Dinin temsilcisi kiliseler bile rahatlıkla eşcinsel ilişkiler yaşarken, siz hala neden tereddüt ediyorsunuz?”
- İşin bir başka boyutu ise, batıda zaten yerlerde sürünen dini inancı tamamen yok etmek. Çünkü dünyayı diledikleri gibi dönüştürme planları yapan paganlar; muharref de olsa, inancın kendilerine takoz olmasını istemiyorlar. “Z kuşağı” diye adlandırdıkları gençliğin dimağında, İnanca dair en küçük bir kırıntı kalsın istemiyorlar.
- Bu skandalların binde biri İslami bir kurumda olsaydı, bizim laikçi medya ve troller, böyle sessiz kalır mıydı? İnanın kıyameti koparırlardı. Allah (cc) insanlığı batı bataklığından halas eylesin. Amin! Subheneke... Bihamdike... Esteğfiruke...