Bu defa mukaddime yapmadan, direk; (https://www.tohumdergisi.com/2017/06/05/batinin-kanli-tarihi) sitesinden aldığım özet bilgileri paylaşmaya devam edelim.

BREZİLYA, CIA destekli 1964 darbesi en kanlı olaylardandır. Üç-dört yıl içerisinde cuntanın ABD ile işbirliği yaparak kurduğu “Ölüm Filoları” iki binden fazla kişiyi katletmiştir. 1968’de gerilla önderi Carlos Marighella öldürüldü.

EL SALVADOR, Latin Amerika’nın cinayetler ülkesi olarak ün yapmıştır. Daha 1931-1944 arasındaki yerli ayaklanmaları sırasında 15 binden fazla insanı katletmekle işe başlayan El Salvador kasapları, 70’li yıllara gelindiğinde tam bir kıyım makinesi olarak iş görmüşlerdir. Özellikle 1979 yılından sonra CIA tarafından faşist ARENA partisiyle birlikte oluşturulan ölüm mangaları, toplam 70 bin devrimci vatandaşını katletmiştir. Öyle ki, sadece 1981’de ölüm mangaları içlerinde rahiplerin de bulunduğu 12 bin kişiyi öldürdüler.

GUATEMALA, bütün tarihi cuntalar ve 1931’de olduğu gibi köylü katliamlarıyla (30 bin ölü) geçen yaşadığı en korkunç dönem 1954’teki ABD işgali ve cuntası dönemidir. United Fruit Company adlı ABD tekelinin desteğiyle toparlanan paralı askerler ve ABD yeşil berelilerinin yaptığı müdahaleden bu yana devam eden faşist cuntalar sırasında toplam 200 binden fazla insan katledildi. Sadece 1986 yılı içerisinde öldürülen işçi, köylü sayısı 18 bindir.

KOLOMBİYA da ise manzara tam bir faciadır. 1948’de Uni-ted Fruit Company ve Standart Oil’in siparişiyle CIA’nın Kolombiya devlet başkanı Gaitan’ı öldürmesiyle başlayan cuntalar dönemi aynı zamanda cinayetler dönemidir. 1948 ile 1957 arasındaki cuntalar sırasında 300 bin kişi, 1957 ile1963 arasında ise 20 binden fazla insan öldürüldü.

KÜBA, 1898’deki ABD işgalinden 1959’a dek kukla hükümetler tarafından yönetilen 1959’da Fidel ve Che önderliğindeki gerilla güçlerinin iktidarı ele geçirmesiyle emperyalist boyunduruktan kurtuldu. Bu süre içinde sadece Batista cuntası 60 bin Kübalının hayatına mal oldu.

MEKSİKA, tarihi ABD’nin saldırganlığının tarihidir aynı zamanda. Daha 1848’de topraklarının büyük bölümünü ABD’ye kaptıran Meksika, yerli kültürünün ve bütün maddi zenginliklerinin yağmalandığı yüzyıl boyunca ayaklanmalarla sarsıldı ve 100 binden fazla insan öldü.

PERU, 1780’de Kızılderili önderi Tupac Amuru’nun katlinden Beri’da da cinayet makineleri hiç boş durmadı. 1968’den en son diktatör olan Fujimori’ye dek her zaman baskı ve zulümle yönetilen Peru’da sadece 1980’den bu yana 30 bin kişi işkenceler ve kurşuna dizmeler yoluyla öldürülmüştür.

ŞİLİ, ise artık dünyadaki birçok insan tarafından faşist Pinochet cuntasının marifetleriyle tanınmaktadır. ABD kökenli çokuluslu şirketlerin (özellikle ITT) siparişi üzerine CIA tarafından tasarlanan darbe 1973’te General Pinochet tarafından gerçekleştirildi ve darbenin ilk gününde başta solcu başkan Allende dâhil olmak üzere toplam 35 binin üstünde insan işkencelerle, kurşuna dizmelerle katledildi, binlerce insan sakat bırakıldı, binlercesi “kayıp” edildi.

HAİTİ, ABD’nin arka bahçesindeki bu ülke de en kanlı kıyımlardan nasibini aldı. Yalnızca 1915’teki ABD işgali sırasında birkaç günde 3 bin 500 kişi öldürüldü. Daha sonra ABD işgali resmen bittiğinde de kıyımlar bitmedi. ABD destekli cuntalar boyunca 1957’den 1971’e kadar Haiti’de 26 bin kişi öldürüldü.

PANAMA, Kanalı ise daha kazılırken 28 bin can almıştı. Her zaman kukla hükümetler tarafından yönetilen Panama’da basit öğrenci gösterileri bile her zaman en vahşi kurşuna dizmelerle cezalandırıldı; çünkü ABD için kanal stratejik bir anlam ifade ediyordu.

DOĞU ve GÜNEY ASYA
ÇİN tarihini emperyalizmin suçları bakımından özetleyebilmek ve emperyalizmin ülkeye verdiği zararları sayılarla ifade edebilmek mümkün değildir. Sadece afyon savaşları boyunca 1840’larda yapılan katliamlar ve Çin’in bir afyonkeşler ülkesi haline getirilmesi bile tarihin en ağır suçlarındadır. 1900’deki Boxer Ayaklanması sırasında da yedi emperyalist ülkeyle birlikte Çin’i işgal eden ve şehirleri topçu ateşiyle mahvettiler. Katledilen Çinlilerin sayısı ancak milyonlarla ifade edilebilmektedir.

ENDONEZYA, ilk başlarda Hollanda sömürgesi olan daha sonra 5 ayrı emperyalist gücün işgalini tattı ve en sonunda ABD sömürgesi haline getirildi. Suharto başkanlığında CIA ajanı generaller cunta yaptıklarında tarihin en büyük katliamına imza attılar. 5 ay içinde CIA’nın bizzat katılımıyla bir milyondan fazla insan katledildi.

DOĞU TİMOR, ABD’nin Endonezya’yı kullanarak yarattığı katliam alanlarından biridir. Endonezya tarafından 1975’te işgal edilen Doğu Timor, başlattığı bağımsızlık savaşı boyunca akla sığmaz katliamlarla tanıştı. Toplam ölü sayısının 200 bine ulaştığı bu büyük kıyımı gerçekleştiren birliklerin ABD ve İngiliz ortak yapımı olan bir kontrgerilla eğitim programı çerçevesinde eğitildikleri açığa çıktı. Subhaneke... Bi-hamdike... Esteğfiruke...