Migren; nörolojik, gastrointestinal ve otonom değişikliklerin eşlik ettiği bir baş ağrısıdır. Dünyada migren 240 milyon bireyi etkilemekte ve bu bireylerin yaklaşık 1400’ü her yıl migren atakları geçirmektedir. Migrenin görülme sıklığının son zamanlarda artmasıyla birlikte migreni tetikleyici faktörlerin rolü ve özellikle bazı besinlerin önemi vurgulanmaktadır. Fakat her hastada migreni tetikleyen faktörler aynı olmayabiliyor. Bazılarında tek bir faktör öne çıkarken, bazılarında da birkaç faktörü birden ele almak gerekebilmektedir.

Migren ve beslenme arasında karmaşık bir ilişki vardır. Besinler içerdikleri bazı maddelerin vazokonstriktör veya vazodilatör etki yapmasıyla sinir yollarını etkileyerek ağrı oluşturabilmektedir.

Migren hastaları öncelikle beslenme günlüğü tutmalı ve atak zamanlarında tüketilen besinler sorgulanmalıdır. Ayrıca; açlık önemli bir tetikleyici olarak yer almaktadır ve migren hastaları uzun süre aç kalmamaya çalışmalılar. Öğün atlanmamalı ve düzenli aralıklarla ara öğünler yapılmalıdır.

MİGRENİ TETİKLEYEN BESİNLER NELERDİR?

Migren ataklarını tetikleyen besinler  çikolata, peynir, turunçgiller, yağlı ve kızarmış yiyecekler, kafein (çay-kahve), alkollü içecekler, gıda boyaları, monosodyum glutamat (MSG) ve aspartamdır. Monosodyum glutamat ve aspartam; gıda katkı maddeleri olarak karşımıza çıkmaktadır. Monosodyum glutamat; paketli gıdalar, baharat karışımları, fast food, dondurulmuş yiyecekler, hazır çorbalar, işlenmiş etler ve soslar gibi birçok besinin içeriğinde yer almaktadır. Hazır besinleri alırken etiket okunmalı ve MSG içeren besinler alınmamalıdır. Kafein bağımlılığı, aşırı kahve tüketimi de şiddetli baş ağrısı ve migrene sebep olabilmektedir.

Migrenli bireylerin öncelikle beslenme günlüğü tutmaları ve atak geçirilen zamanlarda tüketilmiş olan besinlere dikkat etmeleri önemli bir başlangıçtır. Bu şekilde besinlerin bireysel olarak nasıl etkili olabileceğinin anlaşılması, tedavide yer alıp almayacağının belirlenmesi ve atak sıklığının azaltılmasına yönelik uygun bir beslenme planının oluşturulmasında yol gösterici olabilir.