Zirveye, Ticaret Bakanı Ömer Bolat başta olmak üzere Gaziantep Valisi Kemal Çeber, Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, MÜSİAD Kurucu Başkanı ve Uluslararası İş Formu (IBF) Başkanı Erol Yarar, Halep Başkonsolosu Hakan Cengiz, MÜSİAD Genel Başkanı Mahmut Atmalı, MÜSİAD Gaziantep Şube Başkanı Furkan Özdurdu ve birçok işadamı katıldı.
Zirvede Suriye ile ticaretin artırılması, yeni yatırım fırsatlarının değerlendirilmesi ve iş birliği olanaklarının gözden geçirilmesi adına verimli görüşmeler gerçekleştirdi. Bu görüşmelerin, özellikle bölgesel ticaretin güçlenmesine ve sürdürülebilir ekonomik kalkınmanın sağlanmasına katkı sağlaması ümit ediliyor.
YÜZDE 30’LUK ARTIŞ YAŞANDI
Ticaret Bakanı Ömer Bolat, “11 Ocak'tan 30 Ocak'a kadar geçen 20 günlük sürede Suriye'ye açılan kapılarımızda Türkiye'den Suriye'ye çıkış yapan ticari araç sayısı, bir önceki yılın aynı dönemine kıyasla %30'luk bir artış kaydetmiştir. Suriye Gümrük İdaresi'nin gerçekleştirdiği 269 üründeki gümrük vergisi indirimleri ve devam eden temaslarımızdan sonra inşallah önümüzdeki dönemde ortaya koyacağımız imkanlarla iki ülke ilişkileri ticareti karşılıklı olarak çok daha fazla artacaktır. En güncel gelişme ve verileri burada sizlerle paylaştıktan sonra, iç savaş sürecinin dost ve kardeş ülke Suriye'de meydana getirdiği yıkımı da Veliler de sizlerle paylaşmak istiyorum. 2010 yılında 60 milyar dolarlık bir gayri safi milli hasılaya sahip olan Suriye'nin 2024 sonu itibari ile ekonomisinin üretiminin maalesef yarı yarıya yüzde 50 düştüğünü belirtmek istiyorum. Tahminler bu yönde. Hesaplamalar bu yönde. Suriye'nin 2010 yılında 29 milyar dolar olan toplanmış ticaret hacmi de tahmini verilere göre 2023'te 6 milyar dolar civarında idi. Suriye'nin en büyük ticaret ortağı ihracatta ve ithalatta da Türkiye'ye geldi. Burada Türkiye'nin 2010 yılında iç savaştan önce Suriyeli iki buçuk milyar dolar civarında dış ticaret hacmi vardı. Ve tabii iç savaşla beraber bu ticaret büyük ölçüde durmuştu. Ardından özellikle Türk Silahlı Kuvvetleri'nin Kuzey Suriye'deki katliamı durdurmak ve terörle mücadele etmek için gerçekleştirdiği harekatlardan sonra, Suriye'nin kuzeyinde yaklaşık beş buçuk, altı buçuk milyon nüfuslu Suriyeli kardeşlerimizin bölgesi ile yapılan dış ticarette ise 2024 yılında Türkiye'nin ihracatı 2 milyar 190 milyon dolar. Türkiye'nin Suriye'den ithalatı da 438 milyon dolar olmak üzere karşılıklı dış ticaret hacmimiz 2 milyar 620 milyon dolar. Yani iç savaş öncesi olan rakamdan daha yükseğe çıkmıştı bu yıl. 2015'in Ocak ayında ise Suriye'ye ihracatımız yüzde 43 oranında artışla 250 milyon dolardı ihracatımızda. Buğday, demir çelik ürünleri, çimento, gıda ürünleri, sağlık ürünleri, temizlik ürünleri ön plana çıkarken, ithalatınızda ise zeytin, zeytinyağı, ayçiçek yağı, pamuk gibi kısıtlı sayıdaki tarım ürünleri oluşturmaktadır. Yeni dönemde Suriye ile Türkiye arasındaki ticaret ve yatırım ilişkilerini sanayi alanında, hizmetler alanında ve ticaret alanında çok daha çeşitlilik göstereceğine inanıyorum. Bir de dış ticarette önem verdiğimiz önemli bir konu da Türk Lirası'nın Suriye ile dış ticarette büyük ölçüde kullanılması olmuştur. Bu 13 yıllık sürede şunu gördük ki 2024 verilerini söylüyorum. Suriye'de yaptığımız ithalat da Türk lirasının kullanımı yüzde 34.6'ya yükselmiştir. Suriye'ye yaptığımız ihracatta da yüzde 27,4 oranında Türk Lirası kullanılmaktadır” dedi.
YENİ BİR TİCARET REJİMİNE GEÇECEĞİZ
Bakan Bolat, “Suriye'de 910 kilometrelik sınırımız var. Suriye'ye farklı etnik topluluklar ve farklı mezhebi topluluklardan oluşan birlik içinde, beraberlik içinde istikrarlı bir komşumuz olsun istiyoruz. Ortak tarihimiz var, çok büyük ortak benzerliklerimiz var ve Ortadoğu'ya, Körfez'e açılan en önemli kapımız konumunda olan Suriye'nin inşallah 8 Aralık'ta başlayan bu devrim ve bayram dönemini başarıya ulaşması en büyük dileğimiz. Bugünkü değerli Cumhurbaşkanımız ile Sayın Suriye Cumhurbaşkanı arasında ve heyetler arasındaki görüşmeleri Ellerini iki ülke halkları için inşallah hayırlı uğurlu olmasını Cenabı Allah'tan niyaz ediyorum. Bu arada iki önemli gelişmeyi dün kabine toplantımızda görüştük ve bunu da ilk defa burada sizlerle paylaşmak istiyorum. Bunlardan birincisi şudur. Biliyorsunuz İç savaş döneminde. Özellikle Suriye'nin kuzeyinde Türk Silahlı Kuvvetlerinin barış harekatları ile oluşturulan özgür bölge ile ticarette ve Esed yönetiminin arka plandaki geri plandaki durumunda ihracatı ve ithalatı sınırlanan bazı ürünler vardı. Yasaklı ürünler listesi vardı. Bunlar genelgelerle belirlenmişti. Hükûmet Kararıyla ve transit ticarette sınırlı ürünler vardı. Yeni dönemde inşallah Perşembe en geç Cuma günü yeni bir ticaret rejimine geçeceğiz. Bu yasaklı ya da sınırlanmış ihracat ve ithalattaki ürünler kapsamını en ileri şekilde genişletiyoruz. İki üç ürün haricinde Suriye'ye ticaret ihracatta ve ithalatta serbest olacaktır. Yine sizleri çok ilgilendiren önemli bir hükümet olarak kararımızda dün gece 12'de İçişleri Bakanlığının bize ilettiği resmi yazıda vizeler konusu ona da açıklık getirmek istiyoruz” ifadelerini kullandı.
BAŞVURULARDAN SONRA VE GEÇİŞLER PASAPORT İLE YAPILACAK
Bakan Bolat, “Karayolu geçişleriyle alakalı olarak Türkiye'den Suriye'ye geçmek, orada yatırım ve ticaret imkanları konusunda görüşmeler yapmak isteyen binlerce müracaatlar vardı. Bu noktada getirilen yeni sistemde şöyle olacaktı iş insanları, iş insanlarımız tarafından Türkiye'den Suriye'ye geçmek için izin talebi, gümrük kapısı, o sınır vilayetlerimizdeki valilikler tarafından arşiv araştırması yapılmak sureti ile hızlıca karara bağlanacaktı. Bu geçişleri hızlandıracaktır. Arşiv araştırmasında terör suçları. Her türlü kaçakçılık suçları. Nitelikli dolandırıcılık, soykırım ve insanlığa karşı suçlar gibi suç türleri üzerinden yapılacak arşiv araştırmalarından sonra geçişlere izin verilecektir. Başvurulardan sonra ve geçişler pasaport ile yapılacaktır. İlk defa geçişlerde 10 güne kadar valilerimiz izin verirler. İkinci ve diğer geçiş taleplerinde ise Suriye'deki sanayi veya ticaret odaları tarafından onaylı davet mektubu veya yetkili kurumdan alınan yazı getirilmek sureti ile Suriye sınırı konulmaksızın valiliklerimiz işlem yapacaklardır. Havayolu ile geçişlerde ise Suriye tarafında Türkiye'ye gelmek isteyen iş insanları için havayolu geçişlerinde özel bir vize uygulaması olacaktır. Türkiye'nin Şam Büyükelçiliği ve Halep Başkonsolosluğuna başvuracaklar. İşsizim vizesi adı verilen bir vize türüyle onlar da Türkiye'ye tabii sınırlı süreli olarak gelip ticaret yatırım görüşmelerini yapabilecek. Yani böylece MÜSİAD ve IB organizasyonu ev sahipliğinde Gaziantep Büyükşehir Belediyemizin ve Şahinbey Belediyemizin de güzel ev sahipliğinde yapılan bu organizasyonda bu iki ve çok önemli yeni gelişmeyi sizlerle paylaşmak istedim” diye konuştu.
BİR TEKNİK EKİBİ ŞAM'A GÖNDERDİK
Bakan Bolat, “Farklı mevzuatların işlendiği, gümrük yapısını tek elden ve yeknesak bir şekilde uygulamak üzere aldığı gümrük düzenlemelerini takip etmek. Sadece Türkiye'den değil, bütün dünya ülkelerinden ve komşu tüm Arap ülkelerinden de dahil olmak üzere bütün ürünlerde aynı oranlarda belirlenen gümrük vergilerinin oluşan gümrük rejimini yürürlüğe koydular. Bu hususta kapsamlı bir değerlendirmeyi az sonra yapacağım. Bizim Suriye yönetimi ile geliştirdiğimiz güçlü işbirliğimiz de, Dışişleri Bakanlığımızı ve istihbarat başkanlığımızın da destekleriyle, Yeni Suriye Ekonomi ve Ticaret Bakanlığı, Maliye Bakanlığı ve Gümrük Yönetimi ile karşılıklı istişareler ve Müzakerelerde bulunmak üzere Ticaret Bakan Yardımcımız Mustafa Tuzcu başkanlığında bir teknik ekibi Şam'a gönderdik. Bu arada 23 Ocak tarihinde de Türk Hava Yolları'mız en büyük uçaklarıyla haftada 3 defa olmak üzere gidiş gelişli Şam-İstanbul seferlerini başlattı ve burada bu temaslar oldukça verimli geçti. 1 Şubat tarihinde. Şam'da iki ticaret müşaviri, Halep'te 2 ticaret ataşesi kadrosu olmak üzere toplam 4 kadronun dördü. Toplam kadronun dörde çıkarılması konusunda Cumhurbaşkanlığı kararı da yayınlandı. Ticaret müşavirleri ve Ataş ellerinizi inşallah birkaç gün içinde en iyi bu işi en iyi şekilde yapacak arkadaşlarımızı orada iş başı Işbaşı yaptırıyoruz. Böylece Şam Büyükelçiliğimizin açılması, Halep Başkonsolosluğumuzun açılması, diplomatlarımızın görevlerini 8 Aralık devriminden bu yana hemen göreve başlatmaları da çok önemli oldu. Burada şimdi 11 Ocak belki gümrük kararlarıyla alakalı da görüşlerimizi sizlere arz etmek istiyorum. Suriye hükümetinin devreye aldığı bu uygulama maalesef bazı kesimlerce yanlış anlaşıldı ve kimi kesimlerce de çarpıtılarak, sadece Türkiye'ye yönelik olarak alınmış gibi gösterilerek, yeni Suriye yönetimi ile Türkiye ilişkilerine de biraz böyle olumsuzluk yaymaya çalışan açıklamaları takip ettik ve bu açıklamalar karşısında Ticaret Bakanlığı olarak da gerekli doğru açıklamaları 5 6 defa olmak üzere anında yaptık. Burada vurgulamak isteriz ki, söz konusu gümrük kararı sadece Türkiye'ye özgü değildi. Suriye'nin dünyadaki tüm ülkeleri ve tüm ürünleri kapsayan bir uygulamasıydı. Bununla beraber son 7 yıldır Türk Silahlı Kuvvetleri'nin yüzlerce şehit verme pahasına Suriye'nin kuzeyinde güvenli bir bölge oluşturmak ve oradaki halkı katliamdan kurtarmak için gerçekleştirdiği barış harekatlarıyla oluşturulan güvenli bölgede, 5 buçuk 6 milyonluk Suriyeli kardeşlerimizin ihtiyaçlarının karşılanması için Türkiye'den yoğun bir şekilde karşılıklı olarak Kuzey Suriye ile ticaret yapılıyor” dedi.
OLUMLU BİR GİDİŞATIN ORTAYA ÇIKTIĞINI GÖRMEKTEN MEMNUNİYET DUYUYORUZ
Bakan Bolat, “8 Gümrük kapımız halen açıktır. Hatay'ı kapsayan Cilvegözü, Zeytindalı, Kilis'i kapsayan Öncüpınar, Çobanbey, Gaziantep, Karkamış, Şanlıurfa, Akçakale, Ceylanpınar ve Yayladağı. Şanlıurfa'yı kapsayan Akçakale, Ceylanpınar, Zeytindalı Kapımız ve Hatay'ı kapsayan Cilvegözü, Zeytindalı, Yayladağı Gümrük kapıları faal ve aktif olarak gümrük hizmeti vermektedirler. Nusaybin ile İslahiye gümrük kapılarımız ise kapalı olup iç gümrük olarak hizmet vermektedirler. Biz bu gümrük kapılarında artan ticaret hacmine bağlı olarak önemli bölümü yatırım programına alınmış önemli yatırımlar yaptığımızı, Modernizasyon, genişletme, yenileme projelerinizi devam ettiğinizde huzurlarınızda ifade etmek istiyorum. Gelelim Suriye sınırımızdaki araç yolcu geçişlerine. 9 Aralık'ta devrimden bir gün sonra, 29 Ocak tarihine kadar olan sürede Suriye ile açık olan 8 faal gümrük kapımızda. Toplamda 81 bin 576 Suriyeli kardeşimiz onurlu, güvenli ve güvenli geri dönüş sağlamışlardı. İçişleri Bakanlığımız ve AFAD bu çalışmaları koordine etmektedir. Okul, okullar, eğitim dönemi bitip yaz tatiline girdiğinde muhtemelen bu geri dönüşler çokça hızlanacak ve Suriye'de hükümetin yerleşmesi, çalışmaları ele alması, yeniden imar çalışmaları ile beraber de Suriye'den katliamdan kurtulmak için göçe zorlanan Suriyeli kardeşlerimizin büyük bölümü de evlerine, ülkelerine dönüp ülkelerinin yeniden inşasına katkıda bulunacaklardır. Burada kara kapılarından baktığımızda 2010 yılında toplam 846 bin taşeron giriş, 844 bin araç çıkış yapmıştı ve 2 milyon 730 bin yolcu giriş. 2019 yılı yolcu çıkış yapmıştı. 2024 yılında ise toplam 515 bin 200 taşıt giriş yaptı. 515 bin 600 taşıt çıkışı yaptı. Yolcu bazında da 193 bin yolcu giriş, 867 bin yolcu çıkış yapmıştı. Şunu ifade etmek istiyorum. Suriye'de hızla ele aldığımız bu tedbirler ve aksiyonların sonucunda karşılıklı dış ticaretimizde de olumlu bir gidişatın ortaya çıktığını görmekten memnuniyet duyuyoruz” ifadelerini kullandı.
AMACIMIZ GÜÇLÜ İŞBİRLİĞİ VE GÜÇ BİRLİĞİ YAPMAK
Bakan Bolat, “Birçok Dünya Ticaret Örgütü üyesi ülkelerin uyguladıkları oranların altında olmaktadır. Ve yakından incelediğimizde, yeni Suriye yönetiminin devrik rejim yönetimindeki yaklaşık 2 bin gümrük tarife satırındaki ithalat yasaklarını da kaldırdığını ve birçok üründe gümrük vergilerini düşürdüğünü de tespit ettik incelemelerimiz sonucunda. Ancak biz temel ihtiyaç ürünlerinde gümrük vergilerinin artışlarının Suriye için de enflasyon oluşturabileceğini ikazında ve tespitimizi değerlendirmemizi aktardık. Ve karşılıklı görüşmelerimizde temel ihtiyaç ürünlerinde gümrük vergisi ile yeni dönemde indirimler yapılmasının faydalı olacağını özellikle ifade ettik ve Ticaret Bakanlığımız heyetinin 23 Ocak'taki ziyaretinde iki ülke bakanlıkları gümrük vergilerini, Suriye'nin uyguladığı gümrük vergilerinin gözden geçirilmesine mutabık kaldılar. Ayrıca Türkiye-Suriye arasında kapsamlı ekonomik ortaklık anlaşmasının da yeniden hayata geçirilmesi konusunda görüşmeleri başlatma kararı aldık. Bütün bu temasları ve çalışmaların sonucunda Suriye, 23 Ocak'taki Ticaret Bakanlığı heyetimizin ziyaretinden bir gün sonra. Türkiye'nin Suriye'ye ihracatında öne çıkan buğday unu, tavuk yumurtaları, kahverengi kanatlı bitkisel ürünler, mısır katı margarin, süt tozu, glikoz şurubu gibi gıda ürünleri. Petrol yağları. Temizlik ürünleri, Hijyenik kağıt ürünleri. Cam bardak, Cam hamuru, demir çelikten mutfak eşyaları, plastikten bazı eşyalar, damacanalar gibi ürünler, motosiklet aksam ve parçaları da olmak üzere toplam 269 üründe %70'lere varan İndirimi gerçekleştirmiştir ve Bakanlığımıza bildirmiştir. Biz de bu indirimleri hemen kamuoyu ile iç dünyamızda paylaştık. Suriyeli muhataplarımızla görüşmelerimiz devam ediyor. Biz Öncelikli olarak Suriye'de şartların el vermesi durumunda. 2007 yılında değerli Ticaret Bakanımız Kürşat Tüzmen Bey, hükümetimizin devlet bakanıydı o zaman. Onun döneminde imzalanmış olan Türkiye-Suriye Serbest Ticaret Anlaşmasının ki 2011'de iç savaş çıkınca akamete uğramıştı, yeniden uygulamaya alınması ve görüşülmesi noktasında Suriyeli yetkili kardeşlerimizle görüşmeler yapacağız. Amacımız yeni ve özgür Suriye'nin inşası ve ihyasında imarına, ticaretinde, üretiminde Türkiye olarak kazan kazan prensibiyle güçlü işbirliği ve güç birliği yapmaktır” diye konuştu.
MÜTEAHHİTLER YENİ SURİYE'NİN İNŞASINDA AKTİF ROL OYNAYACAKLAR
Bakan Bolat, “Lojistik ve taşımacılık alanında Türkiye ile Suriye arasında iç savaştan önce imzalanmış bir takım anlaşmalar bulunmaktaydı. Burada inşallah Ulaştırma Bakanlıklarımız da gerekli müzakereleri, görüşmeleri yeni Suriye hükümetiyle yapmaktadırlar. Diğer taraftan müteahhitlik konusunda dünyada ikinci sırada olan ve 43 firmasıyla dünyanın en büyük ikinci müteahhitler firmaları sıralamasında yer alan Türk müteahhitleri ve Türkiye'nin diğer kuruluşlarında bulunan irili ufaklı müteahhitlerimiz, yeni Suriye'nin inşasında aktif rol oynayacaklardır. Çünkü büyük bir tecrübe, bilgi birikimi vardı ve inşaat malzemeleri ile iş birliği ile inşallah Suriye'deki ortaklarıyla beraber ortaklık temelinde o da bakım modernizasyonu ve yeniden inşa projelerini gerçekleştireceklerdir. Şam havalimanının ihyası, Şam'a kadar demiryolu bütünlüğünün sağlanması, M4 ve M5 karayolunda yapılan çalışmalar gibi bir çok alanda biz tabii Suriye'yi Türk müteahhitleri destek verecekler, katkıyı yapacaklardır. Biz bu çalışmalarda inşaat, müteahhitlik, yatırım, ticaret, sanayi, üretim, tarımsal üretim, bütün bu alanlarda yeni ortaklıklar, işbirliği yapmak, işbirliği yapmak gibi yöntemlerle Türkiye, Suriye'ye iktisadi işbirliğinin zirveye ulaşacağına, Yüce Allah'ın bu konuda inşallah gayretleri ile yardımlarıyla yeni Suriye'nin başarılı bir şekilde kurulacağına yürekten inanıyoruz. Türkiye olarak yüzyıllarca birlikte yaşadık. Yüzyıl boyunca komşuluk yaptık. Akrabalık ilişkilerimiz var ve bugün artık Suriye'de 5 6 milyonluk Türkçe bilen bir Suriye vatandaşlar topluluğu oluştu. Turizm ile hizmetler sektörü ile de beraber Türkiye Suriye ekonomik ilişkilerinin inşallah bir örneklik teşkil edip çok ileri düzeye çıkacağına inanıyoruz. Ve Ortadoğu'ya, körfeze açılan önemli bir geçiş noktası olarak da transit ticarette de, hizmetlerde de, lojistik sektöründe de Suriye-Türkiye ilişkileri inşallah şaha kalkacaktır. Sözlerimi burada noktalarken geçtiğimiz” dedi.
BU TOPLANTININ TEMELİNİ OLUŞTURAN RUH ÇOK FARKLI BİR DURUM
Gaziantep Valisi Kemal Çeber, “Ol deyince olduran Rabbime binlerce insan geliyor. Bu vesileyle. Nasıl bu kadar kentin şu gök kubbede hala duaları duran bu gazi kentin. Fransız işgalinden kurtulması için şehit olan 6 bin 317 kişiyi andığın gibi. Suriye'nin özgürleşmesi sürecinde ve hatta o zulüm sürecinde şehit olan. Özgürleşme sürecinde şehit olan her bir şehidi rahmet ve minnetle, şükranla anıyorum. Ve siz Suriyeli iş insanlarına, Suriyeli dostlarımıza Allah bir kez daha böyle acıları sizlere, bizlere hiçbir Müslüman coğrafyasına yaşatmasın diye dua ediyorum. Söylenecek çok şey var. Bugün burada ticaret konuşulacak. Sanayi kuruluşları yatırım konuşulacak. Uzmanlar iş alemini konuşacak. Ama bugün burada bize bu sohbetleri ettiren. Bu toplantının temelini oluşturan ruh çok farklı bir durum. Şöyle düşünün. Eğer toplantı Suriyeli, İngiliz işadamları, Suriyeli, Avusturyalı işadamları, Suriyeli, Japon işadamları, Suriyeli, Çinli işadamları toplantısı olsa idi, salondaki manevi hava, salondaki manevi ruh, salonda hep beraber hissettiklerimiz aynı olurdu. İşte biz de bugün bu salonda toplayan, bize bu sohbetleri yaptıran ruhu ticaretten, sanayiden, yatırımdan, kazanmaktan çok daha farklı bir şeyle müsaade ederseniz diğer konularda söylenecekler söylendi” dedi.
BU İŞİN ŞİFRESİ KARDEŞ OLMAK
Vali Çeber, “8 Aralık'tan sonra bize gelen yabancı misafirlerin sayısı yüzde 5 arttı. Gaziantep'in her zaman dışarıdan konukları olur ama 8 Aralık'tan sonra bu sayı çok arttı. Birkaç hafta içerisinde Kanada Kalkınma Bakanlığı’ndan tutun, Avrupa Birliği Haklar ve Eşitlikler Yüksek Komiseri, İrlanda Büyükelçisinden, Alman Büyükelçisi ve Fransa Dışişleri Bakan Yardımcısı’ndan birçok Avrupalı büyükelçiye kadar misafir ediyoruz. Bizden istedikleri şu. Biz Türkiye'nin Suriye tecrübesini ama özelikle de Gaziantep'in Suriye tecrübesini kullanmak, istifade etmek ve sizden bir şeyler öğrenmek istiyoruz. Nedir bu işin şifresi? Benim onlara söylediğim şu. Her şeyimizle size açığız. Yeter ki Suriye'de yanımızda olun. Büyükelçinin yanında olan arkadaşlarım bunu hatırlayacaklar. Valilik makam odasındaki cama davet ediyorum. Pencereden dışarıya bakın. Şu yolda yürüyen dört kişiden, beş kişiden birisi Suriyeli. Çünkü bu kentin nüfusu iki milyon. Suriyeli misafir şu anda buradan geçmiyor. O dört beş kişiden birisi. Gösteremezsiniz çünkü onun bizden bir farkı yok. Biz Suriye'ye bu gözle bakıyoruz. Yani bu işin şifresi yok. Bu işin şifresi. Kardeş olmak, Müslüman olmak, Söylendiği gibi ensar muhacir zihniyetine sahip olmak” ifadelerini kullandı.
YENİ BİR ŞEY SÖYLEMEK İÇİN BURADAYIZ
Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, “Bu salon Medine sözleşmesini ete kemiğe büründürüyor. Bu salon birlik beraberlik ruhunu canlandırıyor. 2001 yılında bu salondan aldığımız güçle Sayın Cumhurbaşkanımızın iradesi ile partimizi kurduk. Hiçbir şey eskisi gibi olmayacak dedik. Yeter, yeter söz milletindir dedik. Millet kararını verdi. Yola başladığımızda yaratılanı yaratandan ötürü severiz dedik. Sessiz yığınların sesi olacağız dedik. Kimsesizlerin kimi olacağız dedik. Hz. Hatice'nin bakışıyla Hazreti Fatıma'nın mücadelesini Hazreti Âişe'nin oku bir aileyi nasıl okuyan bir metne dönüştürdüğü bakışla baktık. Bu bakış bizi bu güne getirdi. Yunus Emre'nin bakışıyla baktık. Hacı Bayram Veli'nin bakışıyla baktık. Hacı Bektaş Veli'nin bakışıyla baktık. Aslanlarla ceylanlar dosttur dedik. Bir kucakta bir aslan, bir ceylan nasıl olabilir? Güven duygusu, güven duygusu alıp Allah'ın izniyle Hz. Mevlana'nın söylediği gibi Dün dünde kaldı. Bugün yeni bir şey söylemek lazım. Yeni bir şey söylemek için buradayız. İlk milletvekili olarak gittiğimde Avrupa Birliği sürecinde kadın hakları, çocuk hakları, engelli hakları için çalışmaya başladık” dedi.
YAPACAK ÇOK İŞİMİZ VAR
Başkan Şahin, “Bugün bize o oluşturduğu ve verdikleriyle de çok teşekkür ediyorum. Yerden yere sivil temsil ile gidecek çok yolumuz var. Bugün Ankara'da çok önemli bir toplantı var. 2026'ya İdlib'deki ruhu bütün Suriye topraklarına getirmeye çalışan ruhu sessiz yollarla sesi izleyip, Gazze'deki çocuklar ölmesin, öldürülmesin diye dünya beşten büyüktür diyen Recep Tayyip Erdoğan konuşuyor. Burada yaşayan sizlerle kardeşlerim ruhu için Allah'a şükrediyorum. Yoldaşlar, yoldaşlar kalmadı diye bir şey yok. Bu yoldaşlarla yapacak çok işimiz var. Yedi başlık çalıştık. Bakanımız normalde bugün Kilis’e geçecekti ama yeniden Ankara'ya dönmesi gerekiyor. Dönerken elimizdeki raporda Ekonomik İşbirliği, Kalkınma nasıl olacak, Güvenlik ve istikrar nasıl sağlanacak? Adil ve şeffaf ticaret nasıl oluşacak? Sürdürülebilir ve çevreye duyarlılık nasıl çalışacak, istihdam ve sosyal kalkınma nasıl oluşacak? Kültürel, tarihsel bağlarımızı güçlendirecek, uluslararası standartlara uyulacak. Bunların hepsini yapmış bir medeniyetin evlatlarıyız. Bunlar bizim için çok kolay. En büyük güç olmak, en büyük kardeş ülke olmak” ifadelerini kullandı.
HAYIRLI OLSUN
Zirvede bir konuşma gerçekleştiren MÜSİAD Kurucu Başkanı ve Uluslararası İş Formu (IBF) Başkanı Erol Yarar, “14 yıldır Suriye dediğimiz zaman aklımıza açlık geliyordu, bombalar geliyordu, yetimler geliyordu, kamp geliyordu, acı geliyordu. Ülkelerini terk etmiş bizim bağrımızda huzur arayan kardeşlerimiz geliyordu. Otuz yıl önce çok sevdiğim ve bu toplantının mimarı olan kardeşlerimizden biri olan Gazi kardeşime, “Sen yıllardır ülkeye gidemedin ama inşallah Allah bir gün bize nasip edecek ve seninle birlikte Halep'te namaz kılacağız, secde edeceğiz” dediğimde ona bile imkansız gelmişti. Ama bugün, ama bugün imkansız eden bütün oğlu Allah'ın takdiri milletimizin gayreti Suriye'deki kardeşlerimizin mücadelesi, sabrı sayesinde imkansız deneni Allah ‘ol’ emriyle mümkün kıldı. Onun için bugün çok mutlu bir gün, bizim için bir kavuşma gibi. bir bilaktır. Çünkü bugün artık her şeyin değişmeye başladığının bütün dünya tarafından algılandığı bir gün. Bugün Suriye'nin yeni Cumhurbaşkanı şu aralar uçaktan Şam'dan Ankara'ya geliyor. İki devlet arasında en yüksek seviyeli bir görüşme Allah'ın izniyle bugün öğleden sonra Ankara'da yapılacaktır. Yıllarca süren birlikte mücadele edip, mutluluk anı artık iş birliğine yokluğu varlığa çevirmeye Yardımı iktisadi gelişmeye çevrileceği bir gündür bugün. Onun için bugün bir milat var. Elhamdülillah bugün bu miladı sizler yazıyorsunuz. Bu başlangıcı sizler imzalatıyorsunuz. Ve inşallah artık Suriye yoklukla anılmayacak. İnşallah Suriye kanla anılmayacak. İnşallah Suriye hicretle, muhacirleriyle değil, iktisadi iş mührü yapan iş adamlarıyla kardeş olan iki milletle ve iki bütünleşik devletle birlikte olacaktır. Bugün hepinize hayırlı olsun.”
MÜSLÜMAN İŞ ADAMLARINI TEK ÇATI ALTINDA TOPLAMAYA GAYRET EDİYORUZ
“Birbirimizi anlamamız gerekli” diyen Yarar, “Bazen basit görünen meseleleri ne kadar önemli olduğunu sonra da ortaya çıkmaktadır. Dolayısıyla her iki tarafın da sabırlı, anlayışlı ve gayret geç olmasında büyük bir emniyet vardır. Ama bugünkü toplantıda bizim yapmak istediğimiz bunların da ötesinde. MÜSİAD olarak, biz yıllardır İslam aleminin ve dünyanın neresinde Müslüman bir iş adamı varsa Allah'ın Resul’ünün Medine Pazarını kurduğu gibi, “Bütün dünya Medine'dir” sloganıyla bütün iş adamlarını bir çatı altında toplamaya, onların birlikte ticaret yapmalarını, adaletle hürmetmelerini, fakire fukaraya sahip çıkmalarını, ve Allah'ın Resul’ünün temsil ettiği ve ondan sonra gelen, takip eden bütün ashabı kiramdan temsil ettiği çalışkan, cömert, adil, ahlaklı, yüksek teknoloji yerinde tutup diğer birinden ahlakı bırakmayan iş adamı modelini bütün dünyada oluşturmak için 35 senedir elhamdülillah mücadele ediyoruz.”
BAKAN BOLAT’A RAPOR SUNULDU
Türkiye ve Suriye’nin kalkınması için önemli bir seferberlik başlattıklarını söyleyen Yarar, “Bu bayrağı elimizden aldık. Bugün de bu kardeşlerimizle aynı ruh ve duyguyla bu bayrağı paylaşmak ve bu sefer iki ülkenin hızlı kalkınması için bir seferberlik başlatmak istiyoruz. Sizler de bu seferberliğe katıldınız. Hepinize teşekkür ediyorum. Tekrardan Allah razı olsun. Öncelikle bu toplantı vesilesiyle Suriye-Türkiye arasında bir serbest ticaret bölgesi kurulması arzumuzu buradan kamuoyuyla paylaşalım. Türkiye-Suriye arasında bir Serbest Ticaret Bölgesi oluşturulması konusu çok önemli. 18 Arap ülkesine gümrüksüz mal satış imkanı olan Suriye'ye, bütün dünyayla ticaret yapan, ticaret yapmaya yönelenlerin yenileri eklenmes, hem Ortadoğu pazarı hem de bütün dünya pazarlarında bizleri rekabetçi bir konuma getireceği çok açıktır. Dolayısıyla Sayın Bakanımızın da bulunduğu bu toplantıda hazırlamış olduğumuz bu raporu Sayın Bakanımıza da takdim edeyim. İnşallah bütün taleplerimiz en kısa zamanda hayata geçirilir.”
HEDEF 10 MİLYAR DOLAR İHRACAT
Serbest Bölge üzerinden yapılacak ticaretin önemine değinen Yarar, “Gümrük kapılarında inşallah kontrolleri elden kaçırmadan gümrüksüz veyahut iki ülkenin karşılıklı rıza göstereceği şekilde malların serbest olarak dolaşmasını temin etmek iki ülke arasındaki ilişkilerin sağlamlaşmasında önemli rol oynayacaktır. Dolayısıyla Suriye sanayi bölgelerindeki fabrikaların tekrardan açılması, Türkiye’deki yatırımcıların Suriye'de yatırım yapmadıkları teşvik edilmeli. Böylece Suriye'deki sanayi bölgelerinden Ortadoğu’ya mal satılması, sinerji oluşturacak çok önemli bir adam olacaktır. Burada yapılacak Türk ve Suriyeli iş adamları arasındaki görüşmeler sonunda ihracatın 10 milyar dolar seviyelerine çıkarılması arzusundayız” diyerek sözlerini noktaladı.
EN DOĞRU ADIMLAR ATILACAK
Zirvede konuşan Halep Başkonsolosu Hakan Cengiz ise, “ Görevine yeni başlamış bir Halep Başkonsolosu olarak yüz yıllara uzanan bir tecrübe, kültür ve bilgisayar yönetimi saygıyla ilgili Suriye'yi en ilgilenen kişilerle bir arada olduğumuza burada şüphe yoktur. İşte bu kültür ve tecrübe sayesinde Sayın Bakanımız, Ticaret Bakanlarımız, her iki ülkenin iş adamlarının hem akla hem yüreğe dayanan iş yapma becerileri, ülkede biz arasındaki ilişkiler, ekonomi, ticaret ve yatırımlar kapsayan önemli alanlarla en hızlı ve en doğru adımlara atılacağı ve büyük başarılara ulaşılacağı muhakkaktır” dedi.
SURİYE YENİDEN AYAĞA KALDIRILACAK
MÜSİAD Genel Başkanı Mahmut Asmalı, “MÜSİAD olarak gerçekleştirdiğimiz çok sayıda fuar, çalıştay, etkinlik ve çalışmayı öncelikle iş dünyamıza bir artı değer oluşturmak ve ülkemiz için katma değer meydana getirmek için yapıyoruz. Bugün gerçekleştirdiklerimiz bu dönemde önemli bir çalışmanın ürünü. Kader ortaklığı yapmış olduğumuz özgür Suriye’nin yeniden ayağa kalkması, yeni yolculuğuna güçlü adımlarla başlaması ve geleceğe umutla bakması adına hareket ediyoruz. Bu zirve ile birlikte Türkiye’nin Suriye’nin kalkınması ile ilgili faaliyetleri, yatırım işbirlikleri ele alınacaktır. Özgür Suriye’nin ayağa kalkması için yapılması gerekenleri zirvede konuşacağız. Her zorluk inançla, kararlılıkla ve birlikte aşılır. Komşumuz Suriye barış ve huzur içinde yeniden inşa edilecektir” diye konuştu.