İslam’ın doğru anlaşılamaması birçok sorunlara sebep olabiliyor. Bunlardan biride İşid ve benzeri terör gruplarına katılan gençlerin katılma sebepleri araştırılarak bundan sonraki dönemde aynı hatalara düşülmesini önlemek olmalıdır.

GENÇLERİN İŞİD VB. GRUPLARA KATILIMI

Bu tür Örgütlere katılanların ailelerle yapılan görüşmelerde ortaya çıkan manzara şu: Pazarcılık yapan, sanayide çalışanlar gibi alt gelir grubundaki çocuklar örgüt için en büyük potansiyeldir.

Ailesinin yüklü miktarda borcu olanları araştırıp bu çocuklara yanaşan örgüt üyeleri, “Baban bu kadar borcu nasıl ödeyecek?” denilerek para yardımı vaad ediliyor.

Maddi ihtiyacı olmayanlara ise cami ve Kur’an kursu ve diğer cemaatler araştırılarak, genellikle ailesinin ilgisiz olduğu gençlere bu mecralardan ulaşılıyor.

Parasal problemleri olmayan dindar çocuklara ise “Beş kelle alırsan cennette şu kadar yere sahip olursun” gibi sapkın vaatler telkin edilerek kandırılıyor.

Sahih hadis denilerek cihatla ilgili propaganda yapılıyor. Türkiye’den toplanan dini hassasiyeti olan ve diğer camialardan devşirdikleri çocuklara, O camiaların yaptıkları basit gösterilerek gerçek İslam’ın bu olmadığı, yapılanların zaman kaybı olduğunu anlatıyorlar ve o gençlerin bilgi sahibi olmadan cihat kavramını kendi istedikleri gibi anlatarak onları önce bu gruplara sonrada yaptıkları cani eylemlere ikna ediyorlar.

Bu tür örgütlerin yürüttüğü bir başka politika da gençleri evlendirmek.

Bu şekilde gençleri örgüte daha da bağlayan terörist grup, “Artık senin bir ailen var. Bundan sonra kendi namusun için de savaşacaksın.” telkinleri yapıyorlar. Öldüğünde ise ailesi olmayan sahipsiz olan kadını, örgütün diğer üyeleriyle evlendiriyorlar.

Bu örgütlerin yaptığı alçaklıklardan biri de özellikle zengin ailelerin çocuklarının cenazesini ailelerine verirken bile kazanç elde etmeleridir.

Örneğin çatışmada ölen çocuğu için aileyi aratıp, “Çocuğun öldü, istersen gel al.” Denilmiş, Sınıra gelen babaya gönderdikleri ayakçılar vasıtasıyla çocuğunun cesedi karşılığında en az 3 bin TL para vermesini, eğer vermezse çocuğun cesedini vermeyeceklerini söylemişlerdir.

Bu tür örgütlerin yaptıkları paylaşılmalı ve halkın bu tür örgütlere karşı bilgilendirilmesi sağlanmalıdır.

Bu ülkenin ve insanımızın gerçek İslam’ı öğrenmeleri için geçmişte diyanet ve sivil toplum örgütleri birlikte çalışmaya başlamış fakat bu çalışma 15 Temmuzda akamete uğramıştır.

Gençlerin katıldığı işid, pkk veya fetö benzeri grupların bu ülkede gençleri zehirlememeleri için, bu konuya önem verilmeli ve tedbirler alınmalıdır. Gençleri dinlerini bilen, vatanlarını seven insanlar olarak yetiştirmek istisnasız bu toplumun görevidir. Bundan hepimiz sorumluyuz.