Kendine has aroması, tadı, rengi ve kokusuyla herkesi büyüleyen menengiç kahvesi, kafein içermemesi nedeniyle popüler bir seçenek haline gelmiştir. Türkiye’nin dört bir yanından ve dünyanın çeşitli yerlerinden gelen ziyaretçiler, tarihi ve kültürel yerleri gezerken menengiç kahvesini deneme ve tadını çıkarma fırsatı buluyorlar. Bu eşsiz aroma ve lezzeti deneyimleyenler, bu kahveyi gittikleri yerlerde tanıtıyorlar.

500 YILLIK MAĞARADA TARIHİ BİR YOLCULUK: MENENGİÇ KAHVESİ

Gaziantep’in Kış Aylarındaki Vazgeçilmezi: Menengiç Kahvesi

Gaziantep’e gelen ziyaretçiler, menengiç kahvesi ile tarihi bir yolculuğa çıkıyorlar. Kaleoğlu Mağarası’nın işletmecisi Mehmet Kaleoğlu, menengiç kahvesinin birçok hastalığa iyi geldiğini belirtiyor. Kaleoğlu, “Bu 500 yıllık mağarada, menengiç kahvesi ile tarihi bir yolculuğa çıkarıyoruz. İnsanlar burayı görmek için akın ediyorlar. Kış aylarında menengiç kahvesi vazgeçilmez bir içecek haline geliyor. Menengiç kahvesi, soğuk algınlığına, öksürüğe, mide ve kalp hastalıklarına çok iyi geliyor. Küçükken soğuk havalarda sobanın üzerinde menengiç kahvesi kaynatırdık ve her zaman tüketirdik. Menengiç kahvesi, hem görünümüyle nostaljik, hem de lezzeti ve sağlık yararları nedeniyle çok tercih ediliyor” diyor.

YERLİ VE YABANCI TURİSTLERİN İLGİSİNİ ÇEKİYOR

Gaziantep’in Kış Aylarındaki Vazgeçilmezi: Menengiç Kahvesi

Menengiç kahvesinin çok eski tarihlere dayandığını ve lezzetiyle tüm yerli ve yabancı turistlerin ilgisini çektiğini belirten Kaleoğlu, “Menengiç kahvesinin geçmişi çok eski tarihlere dayanıyor. Menengiç, yabani bir fıstık türüdür. Ağaçlardan toplanır ve özü kahve haline getirilir. Bu nedenle çok değerli bir içecek olarak tercih edilir. Genellikle yerli ve yabancı turistlerin ilgisini çekiyor. Tarih kokan mağaramız ve kahvemiz, insanlara unutulmaz anılar yaşatıyor. 500 yıllık tarihi lezzetle buluştuğumuzda hayran kalıyorlar. Hem burada içiyorlar, hem de ülkelerine ve şehirlerine götürüyorlar” ifadelerini kullanıyor.

(İHA)