Fetva Kurulu, "Vefat edenin yerine oruç tutulur mu?" bölgeleri değerlendirdi ve bunlarla ilgili detaylı bir açıklama yaptı. İşte Kurulun değerlendirmeleri ve önemli bilgiler:

ORUÇTA VEFAT EDEN KİŞİLER İÇİN GEÇERLİ KURALLAR

Fetva Kurulu, öncelikle hastalık ve seferilik gibi durumlar nedeniyle kaza imkanı bulamadan vefat eden kişinin oruç çalışmasının düşeceğini belirtti. Bu kişilerin herhangi bir şey yapmasına gerek olmadığı vurgulandı. Ancak kaza imkanı olmasına rağmen oruç tutmayıp vefat edenler için fidye ödemeyi ifade etti.

FİDYE VERİLMESİ GEREKEN DURUMLAR

Vefat eden kişinin vasiyet etmiş olması veya vasiyetin olmaması durumunda, yakınları tarafından kesin olarak bilinensa Hanefi mezhebine göre fıtır sadakası, Şafiî mezhebine göre ise fısır sadakasının dörtte biri kadar fidyenin alınmasının gerçekleştiği belirtildi. Fidye, vefat edenin ayrıldığı maldan ödenir. Eğer mal bırakılmazsa, yakınları fidyeyi ödeyerek vefat eden kişiyi uhrevi sıkıntılardan kurtarmış olmuşlardır.

VELİNİN YÜKÜMLÜLÜĞÜ

Fetva Kurulu, bir kimse ölürken üzerinde tutmadığı oruçların oluştuğu durumda velisinin bu borçlarının yerine getirmesi gerektiğini belirtti. Ancak bu durumda oruç yırtılması değil, orucun sağlanması fidyenin miktarının değişmesi ifade etti. İmam Şafii'nin eski görüşüne göre ise bu borç sadece fidye ile değil, oruç tutularak da ödenebilir.

SONUÇ OLARAK

İttihadül Ulema Fetva Kurulu'nun bu açıklamasıyla, oruç borcu olan kişinin vefat etmesi durumunda velilerinin nasıl bir sorumluluk taşıdığına dair önemli bir bilgilendirme yapıldı. Kurulun açıklamaları, dini hükümlere uygun olarak oruç borçlarının miktarı konusunda rehberlik sağlıyor.

Muhabir: Mehmet Fener