Uyuz hastalığı, son zamanlarda artış gösteren ve temas yoluyla bulaşan bir cilt rahatsızlığıdır. Uyuz akarları, derinin üst katmanına girerek kaşıntı, kızarıklık ve kabuklanma gibi belirtilere neden olur. Uyuz akarları, uzun süreli cilt teması, ortak kullanılan eşyalar veya giysiler aracılığıyla bulaşabilir.
Dermatoloji Uzmanı Dr. Vildan Yazıcı, uyuz vakalarının geçen yıllara göre yüzde 30 oranında arttığını söyledi. Dr. Yazıcı, “Uyuz hastalığı, kısa süreli tokalaşma gibi temaslarla bulaşmaz. Ancak sarılma, aynı yatak, havlu veya giysi kullanma gibi durumlarda bulaşma riski yüksektir. Ayrıca mağazalarda denediğimiz kıyafetler de uyuz bulaşmasına neden olabilir. Eğer kıyafeti uyuzlu bir kişi denediyse, akarlar kıyafete yerleşebilir ve bize de geçebilir. Bu yüzden mağazalarda kıyafet denemekten kaçınmalı veya denedikten sonra mutlaka ellerimizi yıkamalıyız” dedi.
Uyuz hastalığının tedavisinde erken tanının önemli olduğunu vurgulayan Dr. Yazıcı, “Uyuz akarları, deriye girdikten sonra 2 ila 6 hafta arasında belirti vermeye başlar. Bu süreye kuluçka süresi diyoruz. Uyuz hastalığı tanısı konan kişilerin, yakın temas halinde oldukları kişilerin de tedavi edilmesi gerekir. Çünkü belirti olmasa bile akarlar bulaşmış olabilir. Tedavi edilmezse hastalık kronikleşebilir ve ciddi komplikasyonlara yol açabilir. Tedavi için doktorunuzun önerdiği ilaçları kullanmalı ve hijyen kurallarına uymalısınız” diye konuştu.
Uyuz akarlarının yüksek sıcaklığa dayanamadığını belirten Dr. Yazıcı, “Uyuz akarlarını ve yumurtalarını öldürmek için son bir hafta içinde giydiğiniz tüm kıyafetleri ve kullandığınız diğer eşyaları 60 derece veya daha yüksek sıcaklıkta yıkayın. Yıkanamayan eşyaları ise siyah bir poşete koyup ağzını sıkıca kapatın ve bir hafta bekletin. Evdeki halı, koltuk gibi eşyaları elektrikli süpürge ile iyice temizleyin. Sık dokunulan masa, kapı kolu gibi yüzeyleri de sirkeli su ile silin. Ancak enfekte olan cilt bölgesine sirke sürmeyin. Sirke uyuz hastalığına iyi gelmez, aksine deriyi tahriş edebilir. Uyuz hastalığı için bilimsel olarak kanıtlanmış bir tedavi yöntemi yoktur. Bu nedenle doktorunuzun tavsiyelerine uyarak tedavi olun” dedi.