Çünkü çiftçiler hububat rekoltesini büyük oranda Mart ve Nisan yağışlarının belirlediğinin altını çizdi.
Hububat hasadına iki ay gibi bir zaman kaldığını söyleyen Ziraat Mühendisi Gökhan Keskinsoy, “Hububat için Mart ve Nisan yağışları çok önemliydi. Mart ayında iyi bir yağış aldık. Bu yağışlar hem çiftçimize büyük moral hem de hububatlara çok faydası oldu. Dolayısıyla Nisan ayında da iyi bir yağış alırsak hububatta rekor kırabiliriz” dedi.
HUBUBAT İÇİN MART VE NİSAN YAĞIŞLARI ÖNEMLİ
Verimli bir hububat sezonu için ekim döneminde ve bahar aylarında yağışların yeterli olması büyük önem arz ediyor. Mart ayındaki yağışlar kuraklık endişesini bir nebzede olsa ortadan kaldırırken, Mart ve Nisan aylarındaki yağışların hububat rekoltesini doğrudan etkilediği ifade edildi.
HUBUBAT İÇN YAĞIŞ OLMAZSA OLMAZIMIZ
“2023 yılında ki hububat rekolteleri bizleri mutlu ve memnun etti. Bu yılda arpa, buğday ve mercimek gibi hububatta rekor kıracağımızı tahmin ediyorum” ifadelerini kullanan Keskinsoy, “Son yağışlar çiftçilerimizin yüzünü güldürdü ve yarınlara dair umutlarını yeşertti. Çünkü hububat için Mart ve Nisan yağışları önceki aylardaki yağışlardan daha büyük önem arz ediyor. Hatta büyük oranda hububat rekoltesini bu aylardaki yağışlar belirliyor. Yağışlar olursa ürünlerimiz daha kaliteli olur, rekoltemiz yükselir, birim alanından daha fazla ürün alırız, ancak yağışlar olmaz ise bunların tam tersini yaşarız” ifadelerini kullandı.
KÜRESEL İKLİM ÜRÜNLERİMİZİ ETKİLİYOR
Verimli bir hububat sezonu için ekim döneminde ve bahar aylarında yağışların yeterli olmasının önemine değinen Keskinsoy, “Günümüzde mevsimler birer ay geç başlayıp birer ay geç bitme noktasına geldi. Çünkü küresel iklim değişikliğine bağlı olarak ülkemizdeki mevsimlerde değişkenlik gösteriyor. Tabii bu mevsimsel değişkenlik en çok tarımımız haliyle ürünlerimizi etkiliyor” açıklamasını yaptı.
TARIMIN SÜRDÜRÜLEBİLİR OLMASI İÇİN SULAMA ÇOK ÖNEMLİ
Tarımsal sulamanın önemine değinen Keskinsoy, “Tarımın sürdürülebilir olabilmesi için sulu tarıma geçilmesi büyük bir elzem teşkil ediyor. Birim alanından daha fazla verim alabilmek için bu gerekiyor. Ancak Güneydoğu Anadolu Bölgesi kurak bir bölge olduğunun unutulmaması lazım. O yüzde kentte devam eden sulama kanallarının bir an önce tamamlanıp hayata geçirilmesi önemli olmasının yanı sıra artık yanı başımızda akan Fırat’ın suyunun Gaziantep’e çevrilmesinin vakti geldi de geçiyor. Bu konuda gerek yerel gerekse ulusal anlamda çalışmalar bir an evvel başlamalı” çağrısında bulundu.