Eğitimin sürekli düzeltilip geliştirilmesi, nesillerin,  insanlığın mükemmeliyete doğru bir adım atması,   ilerlemeleri ancak eğitimle mümkündür. Nedeni ise insan tabiatının  büyük sırrı, eğitimde saklıdır. Bu yüzden insanın bir ödev olarak üstlenebileceği ve kendisini adayabileceği en büyük ve en güç sorun eğitim meselesidir. Buradaki sır gelecekte daha mutlu bir insan hayatı beklentisini artırırken, dünyanın geldiği yer, - farkında mısınız?-  ayağımızın altındaki zemin her gün biraz daha kayıyor. Tutunmak için sarıldıklarımız bir bir elimizde kalıyor.

Evrensel ölçüdeki kuvvetli bağlar artacağına  bu kadar kısa zamanda nasıl zayıfladı? Cumhuriyetle birlikte başlayan eğitim reformları maalesef bir türlü rayına oturtulamadı. Sürekli bir yap boza dönen eğitim sistemi şimdilerde uzaktan eğitimle   kitle imha silahına dönüşmüş durumda. Diğer en büyük sorun,  eğitim üzerine kafa yorup, imkan tanındığında ülkelerinin köklü eğitim sistemlerini reformdan geçirmiş olan düşünürler yetişmemesi yani nutuk atmaktan ziyade elini taşın altına koyacak insanlara ihtiyaç  olması. Tabi ki bu sorun, temelinde mevcut eğitim sistemi içerisinde insanın varlık  amacına tam olarak ulaşılmamasından kaynaklı. Oysa  insanın içinde gelişmemiş halde bulunan birçok cevher vardır. Bu cevherleri  açığa çıkaracak  ise yine  insanın kendisidir. Ancak bütün bunlar insanın varoluş amacı hakkında bir tasavvura sahip olmasıyla gerçekleşir.  Eğitimin ihmalinin bir devletin  idamesi için en büyük tehlike olduğunu söyler Aristoteles.

      Gelelim isminin anlamının dışında kullanılan  ve sürekli zihin arkası ettiğimiz talim ve terbiyenin değil esaslarını,  bunların nasıl uygulanacağı üzerine hiç kafa yormuyoruz. Eğitimdeki disiplin anlayışında çocukların  uysallaştırılması  değil;  düşünmeyi öğrenmesi daha büyük önemi haizdir. Düşünmeyi öğrenerek insan keyfi, gelişigüzel değil, ana gövde üzerinden değişerek ve gelişerek ilkelere göre hareket etmesini öğrenmeye başlar.   Eğitimdeki tecrübeleri lüzumsuz görmek ve herhangi bir şeyin iyi mi kötü mü olduğunu tecrübe örnekleriyle anlatmak,  bize bir tecrübenin sonuçlarının çok kere beklediğimizden bütünüyle farklı olduğunu öğretmektedir. İyi eğitim sayesinde dünyadaki iyilik adına her şey görünür hale gelir.

Eğitimin nihai hedefi kişiliğin teşekkülü, bununla hedefleneninse insan kişiliğindeki vakarın farkına varılarak insan tabiatının kusursuzlaştırılmasıdır. Talim ve Terbiye(Disiplin)  insanı insanlıktan, kendisi için tayin ve takdir edilmiş hedeften yüz çevirmekten alıkoyan şey talim ve terbiyedir. Sözgelimi talim ve terbiye onun tehlikeye fevri ve vahşice atılganlığını dizginler. Dolayısıyla terbiyenin sadece menfi veçhesi vardır, yaptığı iş insanın doğal serkeşliğini dizginlemek ve dengelemektir.  Sırf bu sebepten ötürü talim-terbiyenin disiplin kısmı çok erken dönemlerde yerini almalıdır,  çünkü bu yapılmadığı zaman, hayatta daha sonra kişiliği değiştirmek kolay olmayacaktır. İnsan ancak eğitimle insan olabilir. Eğitimin kendisinden çıkardığı [oluşturduğu] her ne ise o sadece odur . İnsanın ancak insan tarafından yani kendileri eğitim görmüş insanlarca eğitilmesi dikkat çekicidir. Bu sebepten ötürüdür ki bazı insanların bizzat kendilerinin disiplin ve eğitime [talim ve terbiyeye] muhtaç durumda olması, çünkü  bazı şeyler insana eğitimle verilir, bazı şeylerse ancak eğitimle geliştirilir. 

Eğitimden geçmemiş insan kaba, talim terbiye görmemiş insan kural tanımazdır. Talim terbiyenin  ihmali eğitim öğretimin ihmalinden daha büyük bir kötülüktür, çünkü bu sonuncusu daha sonra hayat içerisinde telafi edilebilir, fakat  kanun kural tanımazlık giderilemez ve talim terbiyede yapılan yanlışlık hiçbir zaman tamir edilemez. Eğitim ancak nesiller boyu tatbikatla kusursuz hale gelebilecek bir sanattır. Çünkü bir önceki nesil bir sonraki neslin ön hazırlığıdır yani tecrübe aktarımıdır. İnsan kendini iyiye götürecek her türlü eğilimi-istidadı geliştirmelidir. İnsanın ödevi kendisini geliştirmektir; ruhunu inceltmektir ve kendisini yoldan sapmış bulduğunda  ahlaki yasanın, boyunduruğu altına sokmaktır. Düşününce bunun çok zor ve müşkül olduğu görülür. Bu yüzden insanın bir ödev olarak üstlenebileceği ve kendisini adayabileceği en büyük ve en güç sorun eğitim meselesidir.

Kaynak: Immanuel Kant, Eğitim üzerine