CHP Gaziantep’te meclis üyesi Ersin Atar ile Şehitkamil Belediye Başkanı Umut Yılmaz arasındaki krizi büyüyor. Grup dışından aday olan Ersin Atar ve Didem Dinleyici, Denetim Komisyonu Üyeliğine seçilmişti. Komisyon seçimleri CHP içindeki tartışmaların alevlenmesine neden oldu. Meclis Üyeleri Ersin Atar ile Didem Dinleyici’nin partide ihracı konuşulurken, Atar’dan dikkat çeken bir açıklama geldi.
Atar, “Ben, Enver Koçak, Zihni Kutlar, Selahattin Çolakoğlu, Esat Kaya Turgay, Hakkı Hoşafoğlu, Ahmet Ekici, Celal Doğan ve Ahmet Yılmaz'ın yol arkadaşı eski il genel meclis üyesi ve kurultay delegesi Süleyman Atar'ın torunuyum. Dedem bu parti için bedel ödemiş, hapis yatmış bir kişidir. Ben, üç dönem Şehitkamil İlçe Başkanlığı, iki dönem belediye meclis üyeliği, yedi dönem kurultay delegeliği yapmış, Parti baraj altında kaldığında yas tutmuş, çocuklarına ayıracağı zamanı Partiye ayıran, kendi maddi imkanlarıyla baba ocağının bacasını tüttüren Mehmet Atar'ın oğluyum. Ben, CHP Örgütünün tamamı tarafında bilinen, her seçimde seçim arabasında anons yapan, pazarlarda broşür dağıtan, CHP diye bağıran küçük yaştaki yüreğinde CHP sevdası olan 10 yaşındaki Ecrin Naz Atar'ın babasıyım.”
KALBİMDEN 6 OKU NASIL SİLECEKSİNİZ?
Şehitkamil’de seçimlerin kazanılmasında önemli bir rolü olduğunu söyleyen Atar, “Ben, Örgüt denetiminde gerçekleştirilen önseçimde birinci seçilen, alın teriyle meclis üyesi olan, 30 yıl sonra kazanılan Şehitkamil'in burçlarına bayrağı diken mimarlardanım. Bu Partinin evlatları zarar görmesin diye şehrin göbeğinde gençlerin hakkını savundum diye ev hapsine mahkum edilen bir CHP üyesiyim. Şimdi sormak istiyorum, benim ihracım gerçekleşirse mutlu mu olacaksınız? Partiyi bir adım ileriye mi taşıyacaksınız? Sanmam... Beni ihraç ettirebilirsiniz belki ama binlerce yol arkadaşıma ne yapacaksınız? Kalbime ilmek ilmek dokunan altı oku nasıl sileceksiniz?” ifadelerini kullandı.
OY BİRLİĞİYLE KABUL EDİLDİKomisyon seçimlerinin detaylarını anlatan Atar, “Belediye Denetim Komisyonu 5 üyeden oluşur Kanunen, 5 kişilik Denetim Komisyonu'nun 3'ü CHP meclis üyesi, 2'si ise AKP meclis üyesi olması gerekmektedir. CHP grubu ve AKP grubu ortak önergeyle, komisyon üyeliklerine, CHP'den Öznur Sevinç, Kadir Yemişen ve Ali Özçelik'in, AKP'den ise Hacı Ahmet Doğan ve Hasan Oğuz'un isimlerini önermiştir. Diğer bir ifadeyle, Denetim Komisyonunun teşekkülü için, AKP ve
MHP ve YRP'ı meclis üyelerinin kabul oylarıyla birçok gündem maddesi “oybirliği” ile kabul edilmiştir.”
NEDEN RAHATSIZLIK YARATTI
Bir taraftan Partiyi sosyal medyada tartışmayalım diyen kişilerin, diğer taraftan CHP'li meclis üyelerini sosyal medyada
CHP grubu Meclis Başkanlığı'na ortak önerge sunmuştur Ortak önerge, CHP ve AKP'nın Komisyon üyelerin teşekkülünde işbirliğin yaptığını göstermektedir. 01 /04/ 2024 tahinden itibaren gerçekleştirilen meclislerde, AKP, linç etmeye kalktığını söyleyen Atar, “Tutarsız davranışı olan bu arkadaşlara sormak istiyorum. Başka partilerle işbirliğinden bahsediyor isek, bu gündem maddelerinde niçin diğer partilerin oylarını istedik? Belediye başkanına ŞEKADER isimli dernek ile protokol yapma hususunda yetki verilmesi gündemi mecliste, diğer partili meclis üyelerinin bu maddeye destek vermesi karşılığında, bu partiden birilerinin de gerek yönetimine almayı kabul etmediler mi? Yine, aynı Derneğin yönetiminde AKP'li olduklarını bildiğimiz isimlere yer verilmedi mi? AKP'li olduğunu bildiğimiz isimler CHP'li Şehitkamil Belediyesi'nde başkan yardımcısı olarak atanmadı mı? AKP'li isimler halen müdür olarak görev yapmıyorlar mı? Belediye Başkanımız her açıklamasında “Rıdvan Fadıloğlu ile halef selef değiliz, abi –kardeşiz. Ne zaman başımız dara düşse, fikrine ihtiyacımız olsa kendimizi bir abı diye yarına atarız. Sağ olsun hıçkır zaman kapısını açmamazlık etmedi diyerek, AKP'lilerden her zaman fikir aldığını ve uyguladığını beyan ederken, AKP'lilerin Denetim Komisyonu seçiminde CHP'lilere oy vermesi neden rahatsızlık yarattı? “
ETİK Mİ?
“Mesele, AKP'lilerin CHP'li adaylara oy vermesi mi, yoksa, belediye başkanının isim dayatmasını kabul etmemenin cezalandırılması mı? Yine, kendimize sormamız gereken diğer bir soru da şudur; biz “tek adam" rejimine gerçekten karşı mıyız? CHP ve AKP grubu, komisyonun kimlerden oluşacağı noktasında işbirliği yapmış iken, bireysel olarak aday olan Ersin Atar ve Didem Dinleyici'nın AKP ile işbirliği yaptığı iddiasını ortaya atmak ve bunu sosyal medyada deklare etmek etik midir ? AKP ile ortak önergeye imza atan kişilerin, daha sonra Ersin Atarı ve Didem Dinleyici'yı AKP ile iş birliğiyle suçlaması, bu kişilerim “suçluların telaşı içinde” olduğunu açıkça göstermektedir Şehitkamil Belediye Meclisi, 26 CHP, 13 AKP, 2 MHP ve 5 YRP üyesinden oluşmaktadır Denetim Komisyonu üyeliğine aday olan AKP meclis uyesi Hacı Ahmet Doğan, 1 AKP'li meclis üyesinin katılmadığı seçimde 31 oy almıştır Bu husustan da görüleceği üzere, -diğer partilerin tamamının AKP adayına oy verdiği varsayımında AKP meclis üyesi Hacı Ahmet Doğan'a 11 CHP meclis üyesi oy vermiştir Bu noktada, AKP ile ortak önerge veren CHP grubundan 11 kışı hangi gerekçeyle ortak önergeye uymamıştır?”
DENETİM KOMİSYONUNA KİMİN SEÇİLDİĞİ ÖNEMLİ Mİ?
Seçimlerde, Ersin Atar 27 oy, Didem Dinleyici ise 26 oy alarak Denetim Komisyonu üyeliğine seçilmişlerdir Bu kişilere, kimlerin oy verdiğinin tespiti hangi kriterlere göre yapılmakladır ? Aday olan her kişi, diğer parti meclis üyelerine “bana oy verme” diyebilir mi? Denetim Komisyonu'nun yapacağı işler Kanunda açıkça belirtilmiştir Denetim Komisyonu'nda üye olarak görev yapacak kişinin kim olduğunun önemi var mıdır ? Ersin Atar ve Didem Dinleyici'yi inç etmek isteyen güruh, Ersin Atar ve Didem Dinleyici'nin CHP meclis üyesi olduklarını neden unutuyorlar? Ersin Atar ve Didem Dinleyici'nin Denetim Komisyonu'na seçilmelerinden rahatsız olanlara şu soruyu sormak gerekir, Denetim Komisyonu seçiminde AKP hangi iş ve işlemler gerçekleştirilmiştir?”
MECLİS ÜYESİNİN GRUP TOPLANTISINA ÇAĞRILMAMASI DİSİPLİN SUÇUDUR
Açıklamalarını sürdüren Atar, “Ben, CHP'li olarak doğdum, CHP'li olarak öleceğim Partimin çıkarlarına aylar hiç bir işlemin içerisinde bulunmadığım gibi, bulunmam da mümkün değildir. Ancak, şahsımı ötekileştirmek isteyenler, Ulu çıman yüzyılı aşkındır dallarından olduğumu unutmasınlar Demokrasiyi benimseyen her bir üyenin demokratik sonuçlara uyması ve bu bilinçle hareket etmesi gerekir. Demokratik olmayan yahut Tüzük hükümlerine aykırı hiçbir davranışta bulunmamama rağmen, 07/01/2025 tahinde gerçekleştirilecek grup toplantısına davet edilmememin hiç bu mantıklı açıklaması bulunmamaktadır. Her daim disiplin ahlakına uygun davrandığını dile getirenlere hatırlatmak isterim ki, Tüzük hükümleri gereğince park olan bir meclis üyesinin grup toplantısına çağrılmaması disiplin suçudur. Ezcümle, önce bilgi sahibi olup, sonra fikir sahibi olmak lazım. Aksi halde, bilgisiz bir şekilde gerçekleştirilen linç girişimi, Goebbels taktiğinden başka bir anlam ifade etmez. Partinin zararına, kişilerin yararına olur” ifadelerini kullandı.
