<p> Adalet Komisyonunda kabul edilen yargı reformunu değerlendiren Av. Mehmet Cihan Mercimek, “Yargı reformu çalışmaları kapsamında getirilen düzenlemeler, bu ciddi sorunları ortadan kaldırmamakta ancak bir nebze olsun sorunlara çözüm üretmektedir.</p> <p>Özellikle yargılamanın kurucu unsurlarından olan savunma hakkının temsilini üstlenen avukatlar hakkında yapılan değişikliklerden; hukuk fakültelerinin lisans öğrenimin 5 seneye çıkarılması, hukuk fakültesi kontenjanlarının azaltılması, avukatlık mesleği yapabilmek için mesleki yeterlilik sınavının getirilmesi, bir takım uyuşmazlıklarda avukatlık hizmetinin KDV oranında indirim yapılması ve 15 yıl kıdeme sahip avukatlara yeşil pasaport verilmesi hakkında yapılan değişiklikler avukatlık mesleğine yönelik yapılan iyileştirmeler olarak yorumlanabilir.</p> <p>Özellikle hukuk fakültesi ve avukatlık mesleğine yönelik düzenlemeler, tutuklama kurumuna ve infaz rejimine ilişkin düzenlemeler, boşanma ve velayet davasına ilişkin düzenlemeler, icrai yönden çocuk teslimine ilişkin düzenlemeler bir an evvel hayata geçirilmelidir” dedi.</p> <p><strong>YARGI REFORMU TEKLİFİ KOMİSYONDA KABUL EDİLDİ</strong></p> <p>Yargı Reformu Strateji Belgesi kapsamında belirlenen amaç ve hedefler doğrultusunda düzenlemeler içeren Ceza Muhakemesi Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapan Kanun Teklifi, TBMM Adalet Komisyonunda kabul edildi.</p> <p>Teklif, baro levhasına kayıtlı ve en az 15 yıl kıdemi bulunan avukatlara hususi damgalı pasaport verilebilmesine imkan tanıyor. Ancak avukatların haklarında, Türk Ceza Kanunu'nda belirtilen suçlar ile Terörle Mücadele Kanunu kapsamına giren suçlardan dolayı soruşturma veya kovuşturma bulunmaması şartı aranacak. Teklif, milli güvenliğe tehdit oluşturduğu tespit edilen yapı, oluşum, gruplara, terör örgütlerine üyeliği, iltisakı ya da bunlarla irtibatı nedeniyle haklarında idari işlem tesis edilenler ile suç soruşturması veya kovuşturması nedeniyle pasaportları iptal edilen ya da pasaport talepleri reddedilenlere yönelik düzenleme içeriyor.</p> <p><strong>PASAPORT DÜZENLEMESİ GELİYOR</strong></p> <p>Haklarındaki idari veya adli işlemler lehine sonuçlansa da pasaportları iptal edilenler veya pasaport verilmesi talepleri reddedilenlere, belirli koşulların bulunması durumunda kolluk birimlerince yapılacak araştırma sonucuna göre İçişleri Bakanlığınca pasaportları verilebilecek. Bu maddeden OHAL kapsamında kabul edilen kanunlar uyarınca kamu görevinden çıkarılmaları veya rütbelerinin alınması nedeniyle pasaportları iptal edilenler, OHAL Kapsamında Alınan Tedbirlere İlişkin KHK'nin Değiştirilerek Kabul Edilmesine Dair Kanun'un 5. maddesi ve 375 sayılı KHK'nin geçici 35. maddesi uyarınca pasaportları iptal edilenler, mahkemelerce yurt dışına çıkmaları yasaklananlar hariç olmak üzere pasaportları iptal edilenler ile haklarında pasaport verilmemesine yönelik idari işlem tesis edilmiş olanlar yararlanacak.</p> <p>Ancak haklarında aynı nedenlerden dolayı; devam etmekte olan herhangi bir idari veya adli soruşturma veya kovuşturma bulunmaması, kovuşturmaya yer olmadığına, beraatine, ceza verilmesine yer olmadığına, davanın reddine veya düşmesine karar verilmesi, mahkumiyet kararı bulunanlardan cezasının tümüyle infaz edilmesi veya ertelenmesi, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesi şartları aranacak.</p> <p><strong>HUKUK MESLEKLERİNE GİRİŞ SINAVI'NDA BAŞARILI OLMA ŞARTLARI ARANACAK</strong></p> <p>Avukatlık staj ve noterlik staj başvurularında Hukuk Mesleklerine Giriş Sınavı'nda başarılı olma şartları aranacak. İlgili kanunlarda belirtilen şartlara ek olarak; hakim adaylığı sınavına girmek ve avukatlık veya noterlik stajına başlamak için Hukuk Mesleklerine Giriş Sınavı'nda veya İdari Yargı Ön Sınavı'nda başarılı olmak şartı gerekecek. Hukuk Mesleklerine Giriş Sınavı'na, hukuk fakültesinden mezun olanlar ile yabancı bir hukuk fakültesini bitirip de Türkiye'deki hukuk fakülteleri programlarına göre eksik kalan derslerden sınava girip başarılı olmak suretiyle denklik belgesi alanlar girebilecek.</p> <p>Sınav yılda en az bir defa yapılacak. İdari Yargı Ön Sınavı'na, hukuk bilgisine programlarında yeterince yer veren siyasal bilgiler, idari bilimler, iktisat ve maliye alanlarında en az 4 yıllık yükseköğrenim yapmış veya bunlara denkliği kabul edilmiş yabancı öğretim kurumlarından mezun olanlar girebilecek. Sınav, 2 yılda en az bir defa olacak şekilde diğer sınav gibi Adalet Bakanlığı ile imzalanacak protokole göre Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Merkezince (ÖSYM) yapılacak. Sınavlar test şeklinde olacak, en az 100 soru yöneltilecek ve 100 puan üzerinden en az 70 puan alanlar başarılı sayılacak.</p> <p><strong>3 AY İÇİNDE KARARA BAĞLANACAK</strong></p> <p>Aynı veya farklı bölge idare mahkemesi dairelerince benzer olaylarda verilen kesin nitelikteki kararlar arasındaki aykırılık veya uyuşmazlığın giderilmesine ilişkin gerekçeli istemler, uyuşmazlığın konusuna göre Danıştay İdari veya Vergi Dava Daireleri kurullarınca 3 ay içinde karara bağlanacak. Aykırılık veya uyuşmazlığın giderilmesine ilişkin olarak verilen kararlar kesin nitelikte olacak. Hukuk yargılamasında uygulanan ses ve görüntü nakledilmesi yoluyla duruşma icrasına dair hükümler, idari yargıda da uygulanacak.</p> <p><strong>ADAY SAYISININ YÜZDE 20'SİNİ GEÇEMEYECEK</strong></p> <p>İdari yargı hakim adaylığına hukuk fakültesi mezunu olmayanlar arasından yapılacak atamalarda, alan ve sayı sınırlaması getiriliyor. Siyasal bilgiler, idari bilimler, iktisat ve maliye alanlarından mezun olanlar, hakim adaylığına atanabilecek. Ancak bu kişilerden atananların sayısı, her dönemde atanacak toplam aday sayısının yüzde 20'sini geçemeyecek. Hukuk fakültesi mezunlarının Adli veya İdari Yargı Hakim Adaylığı Yazılı Yarışma Sınavı'na girebilmeleri için Hukuk Mesleklerine Giriş Sınavı'nda; hukuk fakültesi mezunu olmayanların İdari Yargı Hakim Adaylığı Yazılı Yarışma Sınavı'na girebilmeleri için İdari Yargı Ön Sınavı'nda başarılı olmaları gerekecek. Adli yargı hakim adaylığı yazılı yarışma sınavı alan bilgisi konuları arasında iş hukuku da yer alacak.</p> <p><strong>MÜLAKAT KURULU 7 ÜYEDEN OLUŞACAK</strong></p> <p>Mülakat Kurulunun üye sayısı 5'ten 7'ye çıkarılacak, Hakimler ve Savcılar Kurulu Genel Sekreteri ile Türkiye Adalet Akademisi Danışma Kurulundan bir üye de kurulda bulunacak. Türkiye Adalet Akademisi Danışma Kurulunda; Yargıtay veya Danıştay mensubunun birden fazla olması halinde bu kişiler arasından, Yargıtay veya Danıştay mensubu bulunmaması halinde kurulda görev yapan hakim ve savcılar arasından her sınav için Danışma Kurulunca, üye tam sayısının salt çoğunluğunun gizli oyuyla, sınavın türüne göre bir asıl üye Mülakat Kuruluna seçilecek.</p> <p><strong>DÜŞÜNCE AÇIKLAMALARI SUÇ OLUŞTURMAYACAK</strong></p> <p>Teklife göre, haber verme sınırlarını aşmayan veya eleştiri amacıyla yapılan düşünce açıklamaları suç oluşturmayacak.</p> <p>Cinsel saldırı ve cinsel istismar suçu mağdurlarının ifade ve beyanlarının hukuka aykırı olarak başkalarına verilmesi veya yayılması veyahut başkalarınca ele geçirilmesi fiilleri, söz konusu suçun nitelikli hali olarak kabul edilecek ve ceza bir kat artırılacak.</p> <p>Soruşturma evresinde tutukluluk süresi, ağır ceza mahkemesinin görevine girmeyen işler bakımından altı ayı, ağır ceza mahkemesinin görevine giren işler bakımından ise bir yılı geçemeyecek ancak Türk Ceza Kanunu'nun 2. kitap 4. kısmında yer alan "devletin güvenliğine karşı suçlar, anayasal düzene ve bu düzenin işleyişine karşı suçlar, milli savunmaya karşı suçlar ve devlet sırlarına karşı suçlar ve casusluk; Terörle Mücadele Kanunu kapsamına giren suçlar ve toplu işlenen suçlar" bakımından bu süre en çok bir yıl altı ay olacak, gerekçesi gösterilerek altı ay daha uzatılabilecek. Bu maddede öngörülen tutukluluk süreleri, fiili işlediği sırada 15 yaşını doldurmamış çocuklar bakımından yarı oranında, 18 yaşını doldurmamış çocuklar bakımından ise dörtte üç oranında uygulanacak.</p> <p><strong>YARGI REFORMU BİR NEBZE OLSUN SORUNLARA ÇÖZÜM ÜRETECEK</strong></p> <p>Adalet Komisyonunda kabul edilen birinci yargı reformunu değerlendiren Av. Mehmet Cihan Mercimek, “Ülkemizin bir hukuk devleti olduğu düşünüldüğünde yargısal anlamda ciddi sorunlarının olduğu ortadadır. Özellikle son günlerde de gündemde olan ve TBMM ‘e sunulan yargı reformu çalışmaları kapsamında getirilen düzenlemeler, bu ciddi sorunları ortadan kaldırmamakta ancak bir nebze olsun sorunlara çözüm üretmektedir. Özellikle yargılamanın kurucu unsurlarından olan savunma hakkının temsilini üstlenen avukatlar hakkında yapılan değişikliklerden; hukuk fakültelerinin lisans öğrenimin 5 seneye çıkarılması, hukuk fakültesi kontenjanlarının azaltılması, avukatlık mesleği yapabilmek için mesleki yeterlilik sınavının getirilmesi, bir takım uyuşmazlıklarda avukatlık hizmetinin KDV oranında indirim yapılması ve 15 yıl kıdeme sahip avukatlara yeşil pasaport verilmesi hakkında yapılan değişiklikler avukatlık mesleğine yönelik yapılan iyileştirmeler olarak yorumlanabilir. </p> <p>Savunma makamının temsiliyetini sağlayan avukatların mesleki kaygılardan ziyade ülkenin hukuk devleti ilkesine uygun yönetilmesi ve yargılamaların bağımsız yargısal makamlarca yapılması isteği yıllardan bu yana en büyük arzusudur. Ülkesel kaygılardan ziyade mesleki olarak da düzenleme beklentisi ve iyileştirme yapılması isteği de her daim vuku bulmuştur. Bu nedenle savunma  makamına yapılan bir düzenlemenin aslında ülkenin hukuk sistemine yapıldığını unutmamak gerekir. Geniş çalışma ve araştırma grupları kurularak, Adalet Bakanlığı ve Türkiye Barolar Birliği ile yerel baroların ortak çalışma yürüterek sorunların tespit edilmesi ve yasal zeminde bu sorunların giderilmesi kaçınılmazdır” ifadelerini kullandı.</p> <p><strong>TUTUKLAMA TEDBİRİ İLE İLGİLİ GENEL VE DETAYLI BİR DÜZENLEME YAPILMALI</strong></p> <p>Tutuklama tedbiri ile ilgili genel ve detaylı bir düzenlemenin yapılması gerektiğini ifade eden Mercimek, “Avukatlık mesleği yanı sıra ülke gündeminde uzun süredir beklenen hükümlüler için infaz ve af düzenlemesi bulunmaktadır. Meclis çalışmalarının başlandığı şu günlerde geniş kapsamlı bir infaz düzenlemesi yapılmalı ve bu düzenleme halk nezdinde iyileştirme sağlamalıdır. Özellikle infazların ½ oranına düşürülmesi ve toplam infazdan 5 yıl indirim yapılması seçenekleri gündemdedir. Bu çalışmaların nasıl yapıldığı ve hangi sonucun neden seçildiği kamuoyuyla paylaşılmalıdır.</p> <p>Kapalı kapılar ardında infaz düzenlemesi yapılması bu çalışmalardan çıkan sonucun faydacılık oranını düşürecektir. Yargısal anlamda tüm taraflar düşünülerek bir infaz rejimi öngörülmelidir. Siyasi organların yasal tüm çalışmaları, ülkenin gelişimi ve hukuk devleti ilkesinin sağlanması ve uygulanması adına oldukça önemlidir. Özellikle tutuklama tedbirinin bu denli keyfi kullanıldığı ülkemizde ‘’tutuklama’’ tedbiriyle ilgili muhakkak çalışma ve düzenleme yapılmalıdır.</p> <p>Mahkemelerin uygulamasına baktığımızda ‘’sırf bir tanık bulunamadığı için, yazılan müzekkereye cevap verilmediği için, duruşma yoğunluğu bahane edilerek duruşmanın 4 ay sonraya bırakıldığı için, savcının ya da hakimin duruşma günü izinli olduğu için…’’ sanığın veya şüphelinin yıllardır tutuklu kaldığını gözlemlemekteyiz.</p> <p>Tutuklama evrensel olarak uygulanması gereken en son çaredir. Tutuklama tedbirinin istisnai tedbir olması gerekirken ülkemizde aksine tutuklamama kararının istisnai olarak uygulandığını görmekteyiz. Tutuklama tedbiri ile ilgili genel ve detaylı bir düzenleme yapılmalı ve şartları açık açık yasal olarak yazılmalıdır. Özellikle hangi suç olur ise olsun tutuklama tedbirinin uygulanacağı süre 4-5 sene gibi uzun bir süre değil 1 yıl gibi bir süreye çekilmelidir.</p> <p>Zira tutuklama tedbiri ülkemizde infaz gibi uygulanmakta, sanığın tutuklu kaldığı süre infaz süresini geçmektedir. Tüm bu nedenlerle tutuklama tedbiri ve infaz rejimi ile ilgili ivedi şekilde düzenleme yapılmalı ve bu düzenlemeler yürürlüğe girmelidir” şeklinde konuştu.</p> <p><strong>DÜZENLEMELER BİR AN EVVEL HAYATA GEÇİRİLMELİ</strong></p> <p>Hukuk fakültesi ve avukatlık mesleğine yönelik düzenlemelerin bir an evvel hayata geçirilmesi gerektiğini belirten Mercimek, “Siyasi iktidarın ilk 100 günde yapılacaklar programında halka sunduğu düzenlemeler hayata geçirilememiştir. Özellikle hukuk fakültesi ve avukatlık mesleğine yönelik düzenlemeler, tutuklama kurumuna ve infaz rejimine ilişkin düzenlemeler, boşanma ve velayet davasına ilişkin düzenlemeler, icrai yönden çocuk teslimine ilişkin düzenlemeler bir an evvel hayata geçirilmelidir.</p> <p>Yargıya güven için yargılama makamlarına güvenilmeli, yargısal makamlara güven için de yargısal düzenlemelere güvenilmelidir. Halkın bu  güvenini sağlamak da TBMM’nin en asli görevidir” diye konuştu.</p> <p>BAHRİ UÇAR</p> <p> </p>